17 Ekim 2017 Salı

Sayın Başbakanım; Ülkemizde ticaret yapan irili ufaklı şirketlerin ticari olarak kolay para transferi olarak,Kredi kartı bilgilerinin art niyetli kişilere karşı kişisel bilgilerin saçılmaması için PayPal'ı kullanmaktalar. Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olan PayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. Şirket,Türkiye’de ödeme faaliyetlerinde bulunmak için yaptıkları lisans başvurusunun Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu nedeniyle faaliyetlerini durdurma kararı aldılar Konunun özünü tüm banka ve ekonomistlerde bilmektedir.Bankalar arası Kart Merkezi A.Ş. (BKM) tarafından Eylül 2015’de duyurusu yapılan TROY; VISA, MasterCard ya da AMEX gibi bir kart sistemi gibi Adını “Türkiye’nin Ödeme Yöntemi” sloganının baş harflerinden alan TROY devreye girmiş olup, Türkiye’nin yerel kart markası olarak, bankaların diğer ülkelerdeki faaliyetleri veya uluslararası kart markaları ile yapacakları ortaklıklar ve anlaşmalarda kullanılarak bir nevi kayıt dışı ekonomiyi kayıta alma girişiminin aşikar olduğudur.TROY, VISA veya MasterCard gibi bir kredi kartı,banka kartı markası olup,milli Markamızdır.Bunu biliyoruz.

#1701541314 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım;
Ülkemizde ticaret yapan irili ufaklı şirketlerin ticari olarak kolay para transferi olarak,Kredi kartı bilgilerinin art niyetli kişilere karşı kişisel bilgilerin saçılmaması için PayPal'ı kullanmaktalar.
Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olan PayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.
Şirket,Türkiye’de ödeme faaliyetlerinde bulunmak için yaptıkları lisans başvurusunun Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu nedeniyle faaliyetlerini durdurma kararı aldılar
Konunun özünü tüm banka ve ekonomistlerde bilmektedir.Bankalar arası Kart Merkezi A.Ş. (BKM) tarafından Eylül 2015’de duyurusu yapılan TROY; VISA, MasterCard ya da AMEX gibi bir kart sistemi gibi Adını “Türkiye’nin Ödeme Yöntemi” sloganının baş harflerinden alan TROY devreye girmiş olup, Türkiye’nin yerel kart markası olarak, bankaların diğer ülkelerdeki faaliyetleri veya uluslararası kart markaları ile yapacakları ortaklıklar ve anlaşmalarda kullanılarak bir nevi kayıt dışı ekonomiyi kayıta alma girişiminin aşikar olduğudur.TROY, VISA veya MasterCard gibi bir kredi kartı,banka kartı markası olup,milli Markamızdır.Bunu biliyoruz.
Paypal bir ödeme işlemcisi.Troy bambaşka bir sistem. Bildiğimiz plastik kartlar için, Visa ve Mastercard’dan farksız, her işlem için komisyonun daha düşük olduğu ve ödemenin de Türkiye’de, BKM’de kaldığı bir sistemdir. PayPal, internet üzerinden çalışan online bir ödeme sistemidir.Kredi kartı kullanarak veya kullanmayarak, internet üzerinden güvenli alışveriş yapılmasını ya da istenilen kişiye sadece bir e-posta adresi aracılığıyla para gönderilmesini sağlar.
Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olanPayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.Pekişimdi ne olacak? Ancak Paypal sistemini kullananlar şimdi yeni bir ödeme sistemi arayışında olan kullanıcılar Payoneer, Skrill,WebMoney, Payza ve BKM Express gibi PayPal’e alternatif olacak servisleri denemekteler.Ancak bu sistemi Türkiye’de kullanan ve banka hesabına para çekmek isteyen kullanıcılar için biraz yüksek komisyon ücretleri bekliyor. Paypal Belçika,Almanya,Avusturya,Fransa,İsviçre,İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yerel web siteleri bulundurarak, bu ülkelerde sorunsuz çalışıyorsa da Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 37 ülkedeki kişiler tarafından belli kısıtlamalarla kullanılabiliyor.Dikkat edilmesi gereken nokta,Türkiye’nin de dâhil olduğu bir grup ülkede bulunan yerel bir banka hesabına ödeme yapılamamasıdır.
Paypal ile Amerikan Doları ve Yen gibi birden çok para birimini kullanarak ödeme alabilir veya yapabilirsiniz.Bu para birimleri arasındaki değişimleri Paypal otomatik olarak yaptığı için parite gibi detaylarla uğraşmanız gerekmiyor.Tabii bu işlemler için belirli bir ücret alınıyor.
Dış ticaretimiz ve kayıt dışı ekonomi açısından;
-Türkiye içinde bir para döngüsü varsa bunun yasal olabilmesi ve kontrolü için Türkiye'ye bir cevap vermek zorunda kalırsınız.PayPal bunu reddedince "Biz de size lisans vermiyoruz" denmesi gayet doğal.dır.
-Avrupa Birliği'ne bağlı ülkelerin hepsinde faaliyette olan PayPal, her bir ülkeye finansal verilerini sunuyor ve sunucularını bu ülkelerde barındırıyor.Bu sebeple Türkiye'nin de tutulmasını istemesi gayet doğaldır.
-27 Haziran 2014’te Ödeme Kuruluşları ve Elektronik Para Kuruluşlarının Bilgi Sistemlerinin Yönetimi ve Denetimine İlişkin Tebliğ, Resmî Gazete’de yayınlanması ile resmileşen bu durumdan PayPal da tüm verileri tutmaktan sorumluydu ve 2 sene gibi bir sürede bu noktada hiçbir adım atmadılar.Haliyle kapatılması gerekiyor.Burası da doğal.
-Şirket içinde gerekli çalışmaları yaparak Sunucularını (finansal kayıtları tutan birincil ve ikincil sunucular) Türkiye’ye taşıması bu sorunu çözüyor.Ama bunu yapması en az 1 sene sürebilir
-PayPal herhangi bir yerel denetim sistemine girmediği için herhangi bir vergilendirme de yapılmıyordu.Ki bu durum birçok insana yaradığı için PayPal kullanmayı tercih etti.Kapanmasının devlete katkısı ise PayPal üzerinden yapılan alışveriş ve para aktarımlarında vergi kaçırma rahat rahat yapılabiliyordu.
-2013 haziranında Resmi Gazete'de yayınlanan ve 2015 haziran itibariyle yönetmeliği yürürlüğe giren 6493 sayılı elektronik ödeme sistemleri kanunu,Türkiye'de finansal işlem yapan firmaların sunucularını Türkiye'de tutması şartını getiriyor.PayPal ise sunucularını Türkiye'ye getirmeden lisans almaya çalıştı ve alamadı.
BDDK, para işlemlerini izleyebilmek, Türk tüketicilerini ve kişisel bilgilerini korumak amacıyla tüm banka ve finansal kurumlara sunucuların Türkiye'de bulunması koşulu getirdi. Bu hem sorunlu işlemlerde tüketicinin yabancı bir ülkenin mahkemelerinde işlem yapmasını engellemek,hem de kişisel verilerin (mali veriler ve diğer veriler) yurtdışına çıkarılmasının önlemek için konulmuş bir şart.Avrupa Birliği de,Avrupa'da işlem yapmak isteyen banka ve finansal kurumlarına benzer koşullar yani sunucuların yerel olması ve kişisel verilerin dışarı çıkarılmaması şartını öne sürüyor.
Yalnız Paypal Yurt dışındaki bağlantıda olduğunuz insanlara banka komisyon ve bürokrasisi ile uğraşmadan kolayca para transferi yapıyorsunuz.Yurt dışı ile alım satım yapan ticaret erbabı için ödeme işlemleri gerçek anlamda bir sorundur.En kötüsü bu tür ödeme işlemlerinin ülkemizde kapatılması bir müşteri olarak çeşitli hizmetler alan bizlerin dünya ile bağının da kesilmesi demektir.PayPal’ın çekilmesi internetten para kazanan küçük ve orta kademe girişimcilere zarar verecek,dijitalde kan kaybına neden olacaktır.
Sayın Başbakanım PayPalın bilgi transferi için aşamalı kademe takvimi yapılarak dövizlerin ülkemizde kalması tedbiri alınmalı,aksi takdirde hem dövizin yurt dışına kaçışı olacak aynı zamanda da ticari işletmeler yurt dışına taşınarak istihdam kaçışı oluşacaktır. Nasılki nereden buldun sorulmadan dövizler ülkemize kazandırıldıysa bu düzenleme ile bu dövizler ülkemize kazanırılmalıdır.
Bu konuda bir düzenleme yapılmasını arz ederim

 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 17.10.2017 21:49 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.


14 Ekim 2017 Cumartesi

İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde Baruthane bölgesinde yurt arkasında Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 10 dönüm bir birde 30 dönüm olmak üzere 40 dönüm olmak üzere toplam 40 dönüm arazi üzerinde sözleşme ile bir proje başlatılır. 30 dönümlük arazi üzerinde 400 konutluk proje başlanır. Benin kayıtlarıma göre 2013 ama eskide olabilir. 30 dönüm arazi üzerinde 400 dairenin de anlaşma payı % 40 ı Vakıflar Genel Müdürlüğünün geri kalanı ise söz konusu işi bitiremeyen müteahhidindir. Nereye giderseniz gidin inşaat sektöründe bu oran % 40 ı müteahhidindir % 60 ı mal sahibindir. En fazla esnek payı +5 bilemediniz +10 dur. Hele hele o bölgede nasıl bu oran kabul edilmiştir hangi emlakçıya sorarsanız sorun bir anlam verememektedir. Sayın Başbakanım, bu inşaat hala bitmediği gibi iki binadan başka yapılan bir şey yoktur. Normalde Vakıflar Genel Müdürlüğü bu inşaat sözleşmesini iptal etmesi gerekirken sanırım bu halen uygulanmadı? Bu inşaatın bağlı olduğu İlk adım belediyesi de inşaat ruhsatını yenilemesi gerekirken bundan da bilgimiz yoktur. Burada ki inşaata neden Vakıf Genel Müdürlüğü müdahale etmesi gerekirken, o inşaat orada atıl olarak durmakta devlet orada büyük bir zarara uğramaktadır. İnşaat ruhsatı iptal edilmesi gerekirken bu da sanırım uygulanmamıştır. Sanki müteahhit korunuyor görünümdedir.

#1701524414 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım,
İLGİ a. https://www.google.com.tr/search?q=baruthanedeki+vak%C4%B1flar+arazisi&safe=active&rlz=1C1AOHY_trTR708TR708&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwiO-8XajvHWAhWhJ5oKHQ0oC2AQ_AUIDCgD&biw=1024&bih=509#imgrc=wrlHUV0S_OUlHM:
İLGİ b. http://wowturkey.com/forum/viewtopic.php?t=119819&start=20
İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde Baruthane bölgesinde yurt arkasında Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 10 dönüm bir birde 30 dönüm olmak üzere 40 dönüm olmak üzere toplam 40 dönüm arazi üzerinde sözleşme ile bir proje başlatılır. 30 dönümlük arazi üzerinde 400 konutluk proje başlanır. Benin kayıtlarıma göre 2013 ama eskide olabilir.
30 dönüm arazi üzerinde 400 dairenin de anlaşma payı % 40 ı Vakıflar Genel Müdürlüğünün geri kalanı ise söz konusu işi bitiremeyen müteahhidindir. Nereye giderseniz gidin inşaat sektöründe bu oran % 40 ı müteahhidindir % 60 ı mal sahibindir. En fazla esnek payı +5 bilemediniz +10 dur. Hele hele o bölgede nasıl bu oran kabul edilmiştir hangi emlakçıya sorarsanız sorun bir anlam verememektedir.
Sayın Başbakanım, bu inşaat hala bitmediği gibi iki binadan başka yapılan bir şey yoktur. Normalde Vakıflar Genel Müdürlüğü bu inşaat sözleşmesini iptal etmesi gerekirken sanırım bu halen uygulanmadı? Bu inşaatın bağlı olduğu İlk adım belediyesi de inşaat ruhsatını yenilemesi gerekirken bundan da bilgimiz yoktur.
Burada ki inşaata neden Vakıf Genel Müdürlüğü müdahale etmesi gerekirken, o inşaat orada atıl olarak durmakta devlet orada büyük bir zarara uğramaktadır. İnşaat ruhsatı iptal edilmesi gerekirken bu da sanırım uygulanmamıştır. Sanki müteahhit korunuyor görünümdedir.

Sayın Başbakanım, İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde bulunan yaklaşık 40 dönüm arazi üzerinde gerçekleştirilerek bu proje gereği;
a. Atıl durumda bulunan bu inşaat ile ilgili Vakıflar Genel Müdürlüğü bitmediği için inşaat durum tespiti yapmış mıdır?
b. Atıl durumda bulunan bu inşaat ile ilgili İlk Adım belediyesi Ruhsat yenileme yada iptal gerekçelerini araştırıp sormuş mudur?
c. Samsun ve ülkemizin her bölgesinde özellikle Baruthane gibi değerli araziler için inşaat paylarının genelde % 60 mal sahibine % 40 ını müteahhide neden uygulanmamıştır. Diyelim ki +5 yada yine +5= 10 eklensin. bu oran % 50 yi geçecek hangi özellik yada şartlara bağlanmıştır?
d. Şu an gördüğüm kadar bir kaç kez baktığım halde orada inşaatı koruyan devlet malını koruyan bir bekçiye rastlamadım? Bu atıl inşaat talana karşı korumaya alınmış mıdır?
e. Eğer şartlar devlet lehine ise Vakıflar Genel Müdürlüğü devlet lehine olarak suç durusunda bulunup gerekli tedbiri alınmış mıdır. en azından suç duyurusu gerektiriyorsa devletimizin kademeleri uyarılmış mıdır?
f. Devletimizin aleyhine olan tüm bilgi, belge toplanıp hukuki işlem başlanmış mıdır?

Sayın Başbakanım buradaki hukuksuz bir durum hasıl olmuşsa hazine zararı söz konusu ise zatı alinizin emriyle incelenerek gerekli hukuki işlemlerin yaptırılması için emirlerinizi arz ederim.

Ekli Dosyalar:
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.

 15.10.2017 01:44 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.


(Wow Türkiyeden alıntıdır)

Sayın Cumhurbaşkanım, İLGİ: http://www.hedefhalk.com/buyuksehirin-havas-intikami-608230yy.htm Samsun halkı hava alanları kapatıldığı için iki ayı aşkın süredir,Ordu,Merzifon ve Sinop üzerinden uçuş imkanları arıyor. Özellikle Ordu’dan uçağa binecekler için yolculuklar çileye dönüştü.Uzun süredir halktan bana da bazı tepkiler geliyordu ancak, Hava alanının onarıma alınması nedeniyle BAFAŞ, HAVAŞ meydan savaşı iyice su yüzüne çıktı. İki şirket birde Büyükşehir Belediyesi çarpışıyor olan vatandaşa oluyor! Ben bu halktan gelen tepkilere öncelerde bir anlam verememiştim. Ama dinledikçe bir ticari,rant kavgası olduğu iyice ayyuka çıktı. Bir belediye ne diye şirketler savaşına karışır anlamış değilim.Sanki başka ülkede yaşıyor halkımız.

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.

13 Ekim 2017 Cuma

Sayın Cumhurbaşkanım, 1701520792 Başvuru Detayım ile Sayın Başbakanımıza bildirdiğim İlimizde yapılmakta olan Lojistik köy ile ilgili en büyük problemi arz ediyorum.Her zaman zatı alinize arz ettiğim gibi, başarılı çalışmalar yapmak, yıldız olmak. hukuksuz işler yapmayı gerektirmez. Başarılı olabilirsiniz ama hukuksuz işler yaptığınızda onun adı değişir.İlimizde Lojistik köy yapılması kalkınma açısından güzel bir şey ama bu yerin yapılması için ıslah edilebilir verimli tarım arazilerini, halkın arazilerini hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi son derece yanlış olup her konuda devletin vatandaşına ceberrut yaklaşımları son derece hem yakışıksız hemde hukuksuz işlerde patlamalara neden olur. Burada Adalet ve Kalkınma Partisinin tüm yerel idarecileri Partinin aldığı oy oranını müteakip, gücünü kendi şahsi emellerini gerçekleştirme misyonuna dönüşmesine yol açmakta görüntüsü vardır. Zatı aliniz bu işe el atınız.

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.




#1701520792 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım,
İLGİ a. http://www.hedefhalk.com/baskan-yilmaz-valiyi-yaniltiyor-1211855h.htm
İLGİ b. http://www.hedefhalk.com/lojistik-koyde-ortalik-karisti-1209834h.htm
İLGİ c. http://www.hedefhalk.com/samsun-lojistik-koye-cifte-yargi-kiskaci-846135h.htm
İLGİ d. https://www.samsunhaber.com/ozel-haber/samsunda-yapilan-lojistik-koy-hakkinda-carpici-iddia-h17614.html
Şimdi size İlimizde k en büyük problemi arz ediyorum. Bakın size mahalli basından 4 adet ilgi verdim. Bu İlgi basın kuruluşlarının yazılarının iyi incelenmesini arz ediyorum. Her zaman zatı alinize arz ettiğim gibi, başarılı çalışmalar yapmak, yıldız olmak. hukuksuz işler yapmayı gerektirmez. Başarılı olabilirsiniz ama hukuksuz işler yaptığınızda onun adı değişir. Onun adını zatı aliniz koyun.
İlimizde Lojistik köy yapılması kalkınma açısından güzel bir şey ama bu yerin yapılması için ıslah edilebilir verimli tarım arazilerini, halkın arazilerini hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi son derece yanlış olup her konuda devletin vatandaşına ceberrut yaklaşımları son derece hem yakışıksız hemde hukuksuz işlerde patlamalara neden olur. Devlet hukuğun temelleriyle vatandaşlarını koruyup kollamak, vatandaşını kucaklamak zorundadır. Vatandaşına sevecen yaklaşmak zorundadır. Ama vatandaşını ağlatan, vatandaşına problem yaratan devletin adı hukuk devleti olabilir mi?
Zatı alinize defalarca yazdım. Sayın Cumhurbaşkanımıza da yazdım. Adalet ve Kalkınma Partisinin hem adalet hemde kalkınma ana sözcüklerini misyon edinmiş ismini bu iki sözcük Adalet, Kalkınma maalesef insanlarına eziyet eden bir hale dönüşmekte gibidir.
Adalet ve Kalkınma Partisinin tüm yerel idarecileri Partinin aldığı oy oranını müteakip, gücünü kendi şahsi emellerini gerçekleştirme misyonuna dönüşmesine yol açmakta görüntüsü vardır
Şimdi size bu lojistik köy hakkında yapılan yanlışları arz edip, konunun özüne döneceğim.:
Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Başkanı Hayati Tosun diyor ki: " “Tarım master planı ile Gelemen’de kumluk arazide ve yolun altında 3 bin dönüm atıl tarım arazisi varken orası kullanılmadı, geldi burası kullanıldı. Niye burası kullanıldı? Yerleşim bölgesine yakın ve burada oluşacak olan bir rant var. Aşağıda alanda ise oluşacak olan rant yoktu” şeklinde konuştu. Tosun, “Lojistik köy olarak kullanılacak bölgenin lojistik araçlara yakın olması lazım. Bugün hava limanına yakın, denize yakın, şehirler arası yolda bir kesintiye yol açmayacak bir yere yapılacağına bir tarım alanına yapılması yanlış bir uygulamadır" diyor.
Evet doğru söylüyor kimse bu ilimize lojistik köy yapılmasına karşı değildir.
Yıkılan Tarım Meslek Lisesi'ne uygulanan yöntemler burada da açıkça görülmektedir. Nasıl ki yıkılan Tarım Meslek Lisesinin yerine Protkol cami yapılması için imar oyunları yapıldıysa burada da halkın canını acıtıcı istila resmen yapılmış görüntüsündedir.
Açıkça görülüyor ki bizim partimizin gücü arkamızda istediğimizi yaparız. Kimse partisinin geleceğini düşünmüyor aksine bölge halkı daha da Ak Partiye iyice soğuk bakmaya başlamıştır. Bunun müsebbibi yerel idarecilerdir. Bu basın yazılarını size linkini verdim siz etüt ettirin.
Sayın Başbakanım; ana yolun altında bir çok atıl, tarım dışı arazi olmasına karşın yolun üstündeki tarım arazileri neden illaki bu projede yapılmaya çalışılıyor?
Oraya demir yolu gelecek, yollar tonaja göre yeniden ıslah edilecek, bu çalışmalar yapılırken kimlerin arazisi gene gasp edilecek, kimler rant sağlamakta bunlar düşündürücü değil midir? Yolun altında limanlar var iken uzakta bir yere ıslah edilen meralara, milletin tarlasına neden bu proje yapılmak isteniyor?
Yolun altında olsaydı devletimiz yer vermeyecek miydi? Devletin o bölgede binlerce dönüm tarım dışı atıl arazisi varken ve kent planlarında lojistik önerilen alanlar var iken neden yolun üstündeki vatandaşın kullandığı meralar kullanılmaktadır?
Gerekçe olarak bazı bölgeler AKSA'ya kiralandığı söyleniyor! Devletin malı kiralandıysa böyle önemli bir projede geri istenir alınır. Vatandaşın malına neden el konuyor.?
Sayın Başbakanım, halktan bana çok sayıda çok farklı rant kokan bilgiler gelmektedir. Tapu kayıtlarına bakılarak o bölgede kimlerin arazisi olduğu, yada apar topar o bölgede önceden kararlaştırıldığından kimsenin haberi olmadan kimler o bölgeden arazi alıp, bu lojistik köy uygulamasının baş aktörleri olduğu tespit edilebilir. Ben kimseyi suçlamıyorum. Ama ortada büyük yanlış var. Bu yanlış biraz fazlaca rant kokuyor gibi. Bu proje yapılırken Ak Partinin ve Devletin gücü şahsi menfaatde kullanılıyor görüntüsü görülmektedir? Hiç kimse partinizin gücünü şahsi menfaatde kullanılmamalıdır. Ama halktan gelen tepki de bu yönde olduğunu zatı alinize bildiriyorum. Bu konuda tedbir almanızı önermekteyim. Bu Ak Partiye zarar verir. Tüm partiler içinde bu geçerlidir. Hukuksal yapılan iş hem partiyi vurur. Hemde milli birlik ve beraberlik ülküsüne vurur.. Orada ki halk bir daha devletinin adaletine hiç güvenir mi? Tüm yerel idarecilerinizin bu projede tekrar düşünmelerini zatı alinizin duyarlı bir Başbakan olarak bu proje kapsamında A'sından Z'sine kadar incelettirilmesini önermekteyim.
Büyük şehir Belediye meclisinin her aldığı karar ranta dönüşmemelidir?.. Bakın metrük binanın altından fetöcü imam çıktı. Fetö efendinin imam avukatı 800 milyon tl ile yakalandı Çıka çıka Adliye sarayının arkasındaki metrük binadan da çıktı. Büyük şehir Belediye meclisi de metrük binalar için karar aldılar.. Bir yanlış bir yanlışı beraberinde getiriyor? Bu Fetö efendinin adamları her yeri sarmış. Devlet içinde, bürokraside ciddi bir temizlik gerekmektedir. Hükümet bizde istediğimizi yaparız anlayışı ile halkı devlete ve hükümete soğutmaktan başka bir işe yaramaz. Bu lojistik köy uygulamasında ki yanlışları size yazdım. Bu lojistik köye uygulamasını Zatı aliniz ciddi bir şekilde yerinde incelettiriniz! Burada gerçekten çok büyük düzensizlik, yanlışlık var. Halktan gelen şikayet de bu yönde, yapılanlarda bu yönde. Varsa burada suçluların zatı alinizce üzerine gidilmesini arz ederim.

Gizle
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 14.10.2017 01:27 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.

11 Ekim 2017 Çarşamba

Evet sonunda beni Facebook'a da şikayet ettiler ve beni engellemeye başladılar. Bazı aklı evveller bunun bilincinde değiller. . Bu neyi değiştirecek ki?! Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bile beni engellemiyor bu aklı evveller beni engellemeye çalışıyor. Kötü mü yaptım ülkemin kör kuruşuna sahip çıktım. Şunu unutmadan söylemek istiyorum Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza yazdığım her müracaatdan devletin en alt biriminden bile gereği yapılarak bana bilgi verilmektedir. Ne zamandan beridir Anayasadan doğan vatandışlık görevi hakkım gereği yapmak suç olarak görülmektedir ? Söz konusu ülkem olunca gerisi teferruattır benim için Hepinize saygılar sevgiler Buyurun Facebookun yazısı ve cevabi yazım

Evet sonunda beni Facebook'a da şikayet ettiler ve beni engellemeye başladılar.
Bazı aklı evveller bunun bilincinde değiller.
.
Bu neyi değiştirecek ki?!
Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bile beni engellemiyor bu aklı evveller beni engellemeye çalışıyor. 
Kötü mü yaptım ülkemin kör kuruşuna sahip çıktım.
Şunu unutmadan söylemek istiyorum Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza yazdığım her müracaatdan devletin en alt biriminden bile gereği yapılarak bana bilgi verilmektedir.
Ne zamandan beridir Anayasadan doğan vatandışlık görevi hakkım gereği yapmak suç olarak görülmektedir ?
Söz konusu ülkem olunca gerisi teferruattır benim için
Hepinize saygılar sevgiler
Buyurun Facebookun yazısı ve cevabi yazım
• Gruplara katılman ve gruplarda paylaşımda bulunman geçici olarak 19 Ekim, 09:30 tarihine kadar kısıtlandı.
• Bunu bir hata sonucu gördüğünü düşünüyorsan, lütfen bize bildir.
Facebook'un güvenli kalmasını sağlamak için bazen belirli içerikleri ve eylemleri engellemekteyiz. Bir hata yaptığımızı düşünüyorsanız, lütfen bize bildirin. Şikayetleri tek tek inceleyemesek de, belirttiğiniz görüşler Facebook'un güvenli kalmasını sağlama yöntemlerimizi geliştirmemize yardımcı olacaktır.
Lütfen bunun neden bir hata olduğunu düşündüğünüzü açıklayın:
SAYIN YETKİLİLER. BEN ÜLKEM ADINA HUKUK MÜCADELESİ VERİYORUM. DÜZENSİZLİKLERİN, ADALETSİZLİKLERİN ÜZERİNE GİDİYORUM. BENİM PAYLAŞTIĞIM YAZILARA LÜTFEN BAKIN. TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN BAŞBAKANINA VE CUMHURBAŞKANINA YAZDIĞIM YAZILARI HALKIMIZA BİLGİ OLSUN DİYE PAYLAŞIYORUM. BU YAZDIKLARIM SONUCU BAZILARININ OYUNLARI AÇIĞA ÇIKACAĞINDAN DOLAYI BENİ BİLİNÇLİ OLARAK SİZLERE ŞİKAYET ETMİŞLERDİR. YAZILARIMA LÜTFEN BAKIN. EĞER YAZILARIMDAN RAHATSIZ OLACAK BİRİSİ VARSA Kİ O DA CUMHURBAŞKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZDIR. CUMHURBAŞKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZ DAHİ YAZDIKLARIMI TAKİP EDİYOR, YAZILARIMA CEVAP VERİYOR, HAKSIZLIKLARI GİDERTİYOR. RAHATSIZ OLANLAR İSE BENİ SİZE ŞİKAYET EDİYOR. BENİM PAYLAŞIMLARIM NE REKLAM NEDE HAKARET İÇERMEKTEDİR. BEN ÜLKEM ADINA HAK SAVUNUCUSUYUM. ÜLKEMİN MENFAATİNE ÇALIŞIRIM. HARCANAN HER KURUŞUN HESABINI SORARIM. GURUPLARA AÇIP AÇMAMAKTA SERBESTSİNİZ. ASLA YALVARMAM. GEREKİRSE FACEBOOK HESABIMI KAPATIRSINIZ YİNEDE ÜLKEMİN MENFAATİ İÇİN HUKUKSAL MÜCADELEMİ BIRAKMAM. BENİM PAYLAŞIMLARIMIN HEPSİ İNCELEYİN ÜLKEMİN MENFAATİ İÇİN HUKUKSAL BAŞVURULARIMDIR. KİMLER BENİ ENGELLEMEK İÇİN SİZE BİLDİRMİŞSE DEMEK Kİ KUYRUK ACISI VARDIR. GARİP GUREBANIN HAKKI HUKUKU ÇİĞNENSİN Mİ?SAYIN FACEBOOK YETKİLİSİ? KİME KÜFÜR ETMİŞİM, KİME UYGUNSUZ HAREKET YAPMIŞIM? SOYSUZLUK MU YAPMIŞIM? ÇALMIŞ ÇIRPMIŞ MIYIM? BEN ÜLKEMİN CUMHURBAŞKANINA VE BAŞBAKANINA YAZDIKLARIMI PAYLAŞIYORUM. ONLAR BENİ ENGELLEMİYOR DA SİZE NE OLUYOR SAYIN FACEBOOK YETKİLİSİ? ÜLKEM SAHİPSİZ MİDİR? SONUNA KADAR HUKUKSAL MÜCADELEMİ YAPACAĞIM. ÜLKEMİN HER KURUŞUNUN HESABINI SORACAĞIM. BİLGİNİZE RİCA OLUNUR...

İLGİ a. ile Samsun ili, İlkadım İlçesi, Site Camii ile ilgili sorunların olduğunu zat'ı alinize çözüm bulunması amacıyla bildirdim. Bu amaçla tüm türbelerin, külliye tipindeki tüm komplike camilerin tescil edilerek, bu eserlerin elden çıkmaması için tescil edilerek Kültür ve Turizm Bakanlığına ya da vakıflar genel müdürlüğüne devredilerek bir nizam intizam disiplini içerisinde bakım ve onarımlarının sağlanmasını ve de hurafelere karşı en keskin alınacak tedbirin olduğunu zatı alinize bildirdim. Ayrıca da cami dernekleri ile tüm vakıf derneklerinin süratle bir disipline alınmasını gerekliliğini arz ettim. Yine bu ahvalde camileri koruyup kollamak sadece ihtiyar heyetinin görevi olmadığını, eğer bu dernekler devam edecekse gençlere bu görevin yaygınlaştırılmasının uygun olacağını, en az lise yada dengi okuldan mezun eğitim şartının aranması gerektiğini de belirttim. Çünkü bu ihtiyar heyeti bir bakıyorsunuz elektrikçi, bir bakıyorsunuz inşaatçı, ve böylelikle de en doğam kültür varlıklarımızın elimizden çıktığı açık açık bilinen bir gerçek olduğunu da arz ettim. Vatansever Samsun Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanı İshak Memişoğlu, "Tescil edilmiş eski eser olan dini yapıların Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından titizlikle korunduğunu, bu nedenle bu eserin adeta kaderine terk edildiğini belirten açıklamaları beni de ülkeme olan duygularımı kamçılayarak bu süreç de yer almamı sağladı. Zatı alinizin nezdinde Sayın Memişoğlu'na teşekkür ederim. Dün itibariyle Samsun basınında yer alan sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızın açıklamalarından ziyadesi ile memnun oldum. İşte samsun basınından seçmeler; https://www.samsunhaber.com/samsun-haber/samsun-site-cami-yeni-yuzune-kavusuyor-h26854.html Sayın Başbakanım; İLGİ (a:d) yazım ile Site Caminin bakım ve onarımı için mücadele ederken Sayın Büyük şehir Belediye başkanımızın Samsun Basınına açıklamaları ile açıkçası sevinçten şok oldum !

#1701507768 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım; 
İLGİ a. 1701303584 Başvuru Detayım 
İLGİ b. Cevap: KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI > SAMSUN İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ (03.10.2017 09:10) yazısı 
İLGİ c. Cevap: SAMSUN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI > FEN İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (26.09.2017 16:40) yazısı 
İLGİ d. Cevap: DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI > İLKADIM İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ (29.09.2017 16:30) cevap yazısı 
İLGİ d. 1701441425 Başvuru Detayım 

İLGİ a. ile Samsun ili, İlkadım İlçesi, Site Camii ile ilgili sorunların olduğunu zat'ı alinize çözüm bulunması amacıyla bildirdim. Bu amaçla tüm türbelerin, külliye tipindeki tüm komplike camilerin tescil edilerek, bu eserlerin elden çıkmaması için tescil edilerek Kültür ve Turizm Bakanlığına ya da vakıflar genel müdürlüğüne devredilerek bir nizam intizam disiplini içerisinde bakım ve onarımlarının sağlanmasını ve de hurafelere karşı en keskin alınacak tedbirin olduğunu zatı alinize bildirdim. 
Ayrıca da cami dernekleri ile tüm vakıf derneklerinin süratle bir disipline alınmasını gerekliliğini arz ettim. Yine bu ahvalde camileri koruyup kollamak sadece ihtiyar heyetinin görevi olmadığını, eğer bu dernekler devam edecekse gençlere bu görevin yaygınlaştırılmasının uygun olacağını, en az lise yada dengi okuldan mezun eğitim şartının aranması gerektiğini de belirttim. Çünkü bu ihtiyar heyeti bir bakıyorsunuz elektrikçi, bir bakıyorsunuz inşaatçı, ve böylelikle de en doğam kültür varlıklarımızın elimizden çıktığı açık açık bilinen bir gerçek olduğunu da arz ettim. 
Vatansever Samsun Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanı İshak Memişoğlu, "Tescil edilmiş eski eser olan dini yapıların Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından titizlikle korunduğunu, bu nedenle bu eserin adeta kaderine terk edildiğini belirten açıklamaları beni de ülkeme olan duygularımı kamçılayarak bu süreç de yer almamı sağladı. Zatı alinizin nezdinde Sayın Memişoğlu'na teşekkür ederim. 
Dün itibariyle Samsun basınında yer alan sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızın açıklamalarından ziyadesi ile memnun oldum. 
İşte samsun basınından seçmeler; 
https://www.samsunhaber.com/samsun-haber/samsun-site-cami-yeni-yuzune-kavusuyor-h26854.html 

Sayın Başbakanım; İLGİ (a:d) yazım ile Site Caminin bakım ve onarımı için mücadele ederken Sayın Büyük şehir Belediye başkanımızın Samsun Basınına açıklamaları ile açıkçası sevinçten şok oldum ! 
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz yaptığı açıklamada, “Samsun’u modern ve görselliği yüksek bir şehir haline getirmek istiyoruz. Uzun süredir bu konuda ciddi bir performans sergiliyor, mücadele veriyoruz. Estetik ve görselliği çok önemsiyoruz. Nasıl ki evimizin içini süslüyor, düzenliyor ve yeniliyorsak, şehrimizi de misafir salonu gibi düşünerek yenilemeye devam edeceğiz. Bunun için de 2019 Vizyonunu hazırladık. Bu vizyonda yer alacak projelerimizi de özenle seçerek belirledik. İnşallah 2 yıl sonra ‘Samsun estetiğin şehri oldu’ dedirteceğiz” dedi. 
Başlangıçta böyle bir açıklama yapılsaydı hem memnun olur hem de ayakta alkışlardık. 
Çünkü benim başvurumu Samsun Valiliğine iletmenizin sonucu Büykşehir Belediyesi devreye girmiş, SAMSUN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI > FEN İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI (26.09.2017 16:40)'nın cevabı yazısında, bahse konu planlamasının Fen İşleri Daire Başkanlığımızca bir ilgisi bulunmayıp, ilgisi gereği İmar ve Şehircilik İşleri Daire Başkanlığı tarafından incelenmesi gerektiğini bildirmiş; SAMSUN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI > İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI (29.09.2017 08:33) da cevabi yazısında, 5393 sayılı kanunun 15. Maddesi gereği konu ile ilgili bilgilerin İlçe Belediyesinden (İlkadım Belediyesi) temin edilmesi gerektiğini bildirmiştir. 
Sayın Başbakanım şimdi ne değişti de bu caminin bakım ve onarımlarını Sayın Büyük şehir Belediye Başkanımız bakım ve onarımını planlamasına almıştır. 
Bu arada Samsun Basını da bu açıklamalar doğrultusunda bakım ve onarımının yapılmasını biz yaptırdık edasındalar. Bu camini bakım ve onarımını ilk dile getiren ve hala çalışmalarına ekibi ile katıda bulunan Samsun Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanı İshak Memişoğlu olup sayın Belediyemize birlikte işbirliği yapılmasını öneririm. Önemli olan burada ben,sen,o bakım onarımını yaptırılmasına katıda bulundum havası değil ülkemizin eserlerinin gelecek nesillerimize ulaştırılması, kaynaklarımızı, tasarruflarımızı heba etmeden zamanında tedbir alınmasıdır. 
Bu durumu zatı alinize ilettiğimde başlangıçta bu şekilde yaklaşım olmalıydı. 
Bu arada Yine ilk adım belediyesi sınırları içerisinde iki tane cami daha var. Birisi Liman Hastanesinin yanında ki Yalı Cami. Bu camide hala bir tuvalet yok. hemen 30 metre ilerisinde sayın belediyemiz bir tuvalet yatırdı bilen biliyor Bilmeyen de tuvalet arıyor. YAz uzağında yapılan tuvalet de akşam 6 dedim mi kapatılıyor.  (Burada orijinal yazımda sehven 300 metre çıkmış özür dilerim)
Diğer Cami de eski müftülük binası olarak kullanılan Abdullah paşa Cami müştemilatındadır. Bu caminin de kubbesinde çatlaklık bulunmakta olup, kubbeye naylon yapıştırılmış, kenarından hortum çıkarılmış akıntı bina dışına akıtılmıştır. Burasını da sayın İlk adım Kaymakamızın denetlemeleri sonucu öğrendim kendisine buradan teşekkürlerimi arz ediyorum. Ek'te resimlerini gönderiyorum 
Sayın Cumhurbaşkanım önemli olan bu şunun sınırlarındaydı bunun sınırlarındaydı demek değil memleket eserlerine sahip çıkılmasıdır. 
Sayın Başbakanım bu camileri halk kendi arasında para toplayarak yapıyor, Bakım onarımını, giderlerini de yardım toplanarak yapıyor. Peki bu Diyanet İşleri Başkanlığı ne işe yarıyor? Neredeyse 4 bakanlığın bütçesini kullanıp tekrar bütçe talebinde bulundu? Bu camilerin bakım onarımlarını neden yaptırmıyor? Diyanet İşleri Başkanlığının bütçe harcamalarını mercek altına alınmasını arz ediyorum. Ve suç duyurusunda bulunuyorum. Bu bütçeleri yıllardır nerelere kullanıyor açıklansın bizde bilelim sayın Başbakanım! Bu nasıl bir iştir Site Camisi bakım onarımı Büyük şehire aitmiydiki onarımını üstlendi. Buradan sayın Başkana zatı aliniz çok teşekkür ediyorum. Gönüllü ülke menfaati yarışında örnek olması dileğimle arz ederim. 




Ekli Dosyalar:
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 12.10.2017 08:40 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı

ABDULLAH PAŞA CAMİSİ KUBBE GÖRÜNTÜSÜ





YALI CAMİ



10 Ekim 2017 Salı

Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları, okul kantinlerinde satışı uygun olmayan gıda ve içeceklere ilişkin yasağın kapsamını genişleterek çocukların sevdiği yiyeceklerin başında olan çikolata,kek,şeker,gofret gibi ürünler okul kantinlerinde satılmayacağı hakkında karar almıştır. Bu gayet yerinde bir karar olup, yetersiz bir karardır. Şöyle ki: Genelde okul ve yakınlarına kümelenen A-101, ŞOK, BİM gibi küçük marketler de bu kapsam içine girmelidir. Aksi takdirde kantinleri bu işin içine sokarak, A-101, ŞOK, BİM gibi küçük marketlere rant elde etmesine sağlama amaçlı bir karar hüviyetinden farksız olacağı aşikardır. Yani bu karar yetersizdir. eğer gerçekten obeziteye karşı alınmış bir karar ise bu alınmış karar kantinleri kısıtlar, diğer yazdığım marketlerde devam eden bu tür ürünlerin satışları o merketlere rant akıtır ki ticaret de bunun adı kayırmacılıktır.

#1701501188 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım

Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları, okul kantinlerinde satışı uygun olmayan gıda ve içeceklere ilişkin yasağın kapsamını genişleterek çocukların sevdiği yiyeceklerin başında olan çikolata,kek,şeker,gofret gibi ürünler okul kantinlerinde satılmayacağı hakkında karar almıştır. Bu gayet yerinde bir karar olup, yetersiz bir karardır.
Şöyle ki: Genelde okul ve yakınlarına kümelenen A-101, ŞOK, BİM gibi küçük marketler de bu kapsam içine girmelidir. Aksi takdirde kantinleri bu işin içine sokarak, A-101, ŞOK, BİM gibi küçük marketlere rant elde etmesine sağlama amaçlı bir karar hüviyetinden farksız olacağı aşikardır. Yani bu karar yetersizdir. eğer gerçekten obeziteye karşı alınmış bir karar ise bu alınmış karar kantinleri kısıtlar, diğer yazdığım marketlerde devam eden bu tür ürünlerin satışları o merketlere rant akıtır ki ticaret de bunun adı kayırmacılıktır.
Sayın Başbakanım Söz konusu Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıklarıın öğrencilerimizin sağlığını bozacak satışı uygun olmayan gıda ve içeceklere ilişkin yasağın kapsamını daha da genişletilerekçocukların sevdiği yiyeceklerin başında olan çikolata,kek,şeker,gofret gibi ürünlerin okulların en az 50 metre etrafındaki bakkal, büfe , A-101, ŞOK, BİM v.s gibi küçük marketleri de kapsayacak şekilde kararın genişletilmesi için emirlerinize arz ederim.
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 11.10.2017 09:35 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.

9 Ekim 2017 Pazartesi

Sayın Başbakanım; Şimdi size bir isim yazacağım. "Avukat Cem ŞENOCAK" Bu vatandaşı nereden tanıyoruz. Samsun Milletvekili Fuat Köktaş’ın da avukatlığını yapan bu avukatın üzerinden 800 milyon Tl hesabından çıktı. Bu vatandaş Fetönün avukatlarından samsun imamı. Şimdi birde şu haberi sizinle paylaşayım: Samsun Büyük şehir Belediye Meclisi 2017 yılı Ekim Ayı 17. Birleşiminin 1. Oturumuna ait meclis toplantısı yapıldı. Yapılan toplantıda 38 madde görüşülüp oylandıktan sonra komisyona havale edildi. Yani bu oturumla Samsun Meclisi Metruk binalardan kurtulmak için mecliste toplandı. (https://www.samsunhaber.com/samsun-haber/samsun-metruk-binalardan-kurtuluyor-h26766.html) Bu kararı neden almak istiyor Daha bir ay olmadan önce İlk adım Belediyesi sınırları içinde olan Samsun'da Yeni Adliyenin arkasında bulunan 15 senedir bitirilemeyen bir binadan bir ceset çıktı. Üç gün öncede o binanın çatısına birisi intihar için çıktı. İşte bu binanın ortadan kaldırılması için Belediye meclisi bu kararı almak için meclis'de karar alıyor. Şimdi size yukarıda yazımın başında yazdığım fetönün .imamı avukat ile bu metrük binanın bağlantısını size izah edeceğim. İşte yerel idarelerin ne kadar halktan uzak ilgisiz olduklarının resmini arz edeceğim. Bu metrük binanın hissedarlarından Ahmet Cerit Bey ile bir kaç defa görüştüm. Ve çevrede araştırmalar yaptık birlikte . Bu binanın öyküsünü yazayım sonrada bu avukatın tezgahlarını anlatayım. Yerel idarelerinde çalışmalarını gözler önüne sereyim.

#1701493787 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:

Sayın Başbakanım;

Şimdi size bir isim yazacağım.
"Avukat Cem ŞENOCAK"
Bu vatandaşı nereden tanıyoruz. Samsun Milletvekili Fuat Köktaş’ın da avukatlığını yapan bu avukatın üzerinden 800 milyon Tl hesabından çıktı. Bu vatandaş Fetönün avukatlarından samsun imamı.
Şimdi birde şu haberi sizinle paylaşayım:
Samsun Büyük şehir Belediye Meclisi 2017 yılı Ekim Ayı 17. Birleşiminin 1. Oturumuna ait meclis toplantısı yapıldı. Yapılan toplantıda 38 madde görüşülüp oylandıktan sonra komisyona havale edildi. Yani bu oturumla Samsun Meclisi Metruk binalardan kurtulmak için mecliste toplandı.
(https://www.samsunhaber.com/samsun-haber/samsun-metruk-binalardan-kurtuluyor-h26766.html)
Bu kararı neden almak istiyor Daha bir ay olmadan önce İlk adım Belediyesi sınırları içinde olan Samsun'da Yeni Adliyenin arkasında bulunan 15 senedir bitirilemeyen bir binadan bir ceset çıktı. Üç gün öncede o binanın çatısına birisi intihar için çıktı. İşte bu binanın ortadan kaldırılması için Belediye meclisi bu kararı almak için meclis'de karar alıyor.
Şimdi size yukarıda yazımın başında yazdığım fetönün .imamı avukat ile bu metrük binanın bağlantısını size izah edeceğim. İşte yerel idarelerin ne kadar halktan uzak ilgisiz olduklarının resmini arz edeceğim.
Bu metrük binanın hissedarlarından Ahmet Cerit Bey ile bir kaç defa görüştüm. Ve çevrede araştırmalar yaptık birlikte .
Bu binanın öyküsünü yazayım sonrada bu avukatın tezgahlarını anlatayım. Yerel idarelerinde çalışmalarını gözler önüne sereyim.
Bu yerin sahipleri müteahhit ile 4 parsel üzerine anlaşma yaparlar.. Bu arada müteahhit kalkıyor kooperatif kuruyor.ve inşaata başlıyor. Bir inşaatı bitirmeden diğerine başlıyor müteahid. Mali durumdan bunalan müteahid koopretatifle birlikte mal sahiplerine 4 parselden çekilip beşincisini bitireceğiz diye böyle bir kararı alıyor. Mal sahipleri kooperatifle baş başa kalıyor. Gül yapı kooperatifi Kasel İnşaat Veysel Daştan Kazım Yılmaz.. Müteahhit 500 milyon borçlanıyor. hak edişleri borçları çeviremiyor. Kooperatif üyeleri azalınca kendi dairelerini kooperatif bedavaya getirmek istiyor.. Kendi hisselerini satmaya çalışıyor. Başka müteahhitlere pazarlamaya çalışıyor. isim vermeyeceğim. eğer Yerel idareler vatandaşla birebir görüşseydi olayın özünü anlarlardı.
Şimdi devam ediyorum
Bu metrük bina bu sorunlarla atıl hale gelincede haliyle o çevreye yakışmaz duruma düşüyor. Hemen ilerisinde Borkonutun yapmış olduğu binalar var. ve Borkonut ilgilileri bizim binaların değerini düşürüyor diye sık sık mal sahiplerine yada yerel yönetimlere telkinler veriyor. Orada cesedin çıkması ve çatıya intihara çıkması ile de metrük binanın adı ölüm binası şeklinde kaldırılıp yıkılıp bir şekilde birilerinin yapması için adeta meclis kararı çıkartılmak istenerek metrük binanın yıkılmasının önünü açıyorlar.
15 senedir bu binanın mahkemesi var. Bir türlü bitmiyor. Bitirilmek istenmiyor. Dava her zaman kazanıldığı halde kooperatif avukatı sudan sebeplerle her defasında davayı Yargıtaydan uzattırıyor.. Bir yönde de hukuki yaptırımdan kurtulmak için buradan sattığı dairelerden kurtulmak içinde iş uzasın, zaman aşımına uğrasın diye her defasında avukat Yargıtaydan bu davayı sonuçlandırtmıyor.
Peki bu Kooperatifin avukatı kim olsa gerek sayın Başbakanım! Biz mal sahibi ve çevredekilerle araştırdık altından başta yazdığım "Avukat Cem ŞENOCAK" olduğunu öğrendik.Bu avukatın kimlerle irtibatlı olduğunun araştırılmasını ilgili olanların hepsi için zatı aliniz nezdinde suç duyurusunda bulunuyorum
Sayın Başbakanım, Biz vatandaş olarak kendi imkanlarımızla bu bilgilere ulaşmışsak yerel idareler Devleti arkasına alarak bu araştırmayı yapabilirlerdi
Bu avukat, Yargıtayda böyle istediği gibi kararları uzattırabilecek gücü kimden alıyor sayın Başbakanım! Bu mülkün sahipleri ile birlikte bu avukatın ve irtibat olduğu herkesin araştırlmasını arz ediyoruz. Bu avukatın Yargıtaydaki tüm ayaklarının ortaya çıkarılmasında önem arz etmektedir. Bu toprak sahiplerinin binasından ne kadar ne satış yaptıkları bile belli değildir..
Yine burada bana halkın sık sık zatı alinize iletilmesini istedikleri bir meseleyi de yeri gelmişken zatı alinize sunayım. Bana halktan gelen haberi aynen size iletiyorum:
Bu metrük binanın hemen 50metre ötesinde İlk adım Belediyesi sınırları içerisinde yine Yeni adliyenin arkasında, önceden katlı otopark inşaatı vardı. Bu inşaat birinci katta durdu. Uzun süre bu bölgede ikamet eden halkın kullandığı sebze pazarı oldu. ama daha sonra ne olduysa birden o otopark, sebze pazarı birden iskan değişikliği muhtemelen olmuş ki Borsan tarafından inşaat yapılmaya başlandı. Halk bundan son derece rahatsızlar ve tepkililer.. Bir türlü kimsede dile getiremiyor ve çekiniyor. Ve bende halktan gelen bu tepkiyi aynen zatı alinize iletiyorum.. Halkın istediği araştırılması neyin karşılığında bu alan iskan değişikliği yapılarak inşaata verildi? Bu alan neden halkın kullanım alanından çıkarıldığı şeklinde.. Ben zatı alinize halkımızın tepkisini dile getirdim. Zatı aliniz her türlü tasarrufu hukuk çerçevesinde yapabilir.
Sayın Başbakanım Her iki konununda ilgili birimler vasıtası ile araştırılmasını, buralarda suçluların tespiti için emirlerinize arz ederim. 
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.

 10.10.2017 03:41 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.


Metrük bina







borsannın yaptığı inşaat