22 Ekim 2017 Pazar

Sayın Cumhurbaşkanım; Bugün haberlere Kendisini sözde tarihçi sanan milli değerlere hakaretlerde bulunan Kadir Mısıroğlu'nun sağlık durumundan dolayı spakülatif haberler gelmektedir.Anlaşılan o dur ki ! Allah'ü Azümüşşan Hz. daha fazla kendi akıl farizasında beslendirdiği bilgilerini insanların arasını açmakta fazla kullanıp insanları daha fazla kutuplaştırıp,zehirlemesin diye hayat fişini çekeceği yönünde olduğudur. Akıl Sahibi bir insanın "Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı.Hiç biri olmazdı, zerre kadar Atatürk' sevgisi,kırıntısı kadar da olsa cenazeme gelmesin" diyen,toplumu geren de olmadı. Bu vatandaşa Atatürk ne yapmıştır anlamadım?

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.

Sayın Başbakanım son bir aydır ilimizle birlikte hemen hemen tüm illerimizde Kansersiz Yaşam ve Engelliler Derneği Ticari İşletmesi adı altında bir yardım kuruluşu türemiştir. İlimizde de Hançerli Mahallesinde makbuz üzerindeki adresten anlaşılan bu yardım kuruluşu her sabah Samsun Atatürk Heykelindeki Samsun Simit Parkı önünde buluşup çay, kahve, pasta ikramını müteakip başlarındaki 3 tane erkek şahısın 2-3 cilt makbuz dağıtımını müteakip Yaklaşık 15 bayan ve erkek İl sokaklarına dağılmaktadırlar. Kendilerinin tanıtımlarında sözde 15x15 cm ebatlarında olan bir kaç sayfalık boyama kitapları verdiklerini beyan etseler de her defasında ellerinde bir tane olduğunu beyan etmekteler. Belgelerini incelediğinizde Valilik tarafından müsaade izni oldukları, bağış toplama izni olarak da Büyükşehir Belediyesinden izinleri olduklarını beyan etmektedirler. Beyana baktığınızda ise sadece müsaade için izin talebi var olup, sayfanın arkasına basılan kayıt kabul kaşe üzerindeki kayıt sıra numarasını izin olarak göstermektedirler. Sokaklara dağılan bağış toplayıcılarına bu işten kazancının ne denildiğinde her gün toplanıldığında %15 ini kar olarak kendilerine verildiğini söylemekteler. Söz konusu bağış makbuzları ve ilgili belgeleri Ektedir. Böyle bir yardım adı adı altında makbuz karşılığı para toplama normal ise o zaman bizde makbuz bastırıp böyle bir işletme açıp bizde toplayalım sayın Başbakanım. Bu iş bu kadar basit midir? Bu dernekler kanuna bir çeki düzen verilmesinde bir fayda vardır diye düşünüyorum. Çünkü aynı şey Cami derneklerinde de söz konusu. Adam kalkıp Kars'dan Şurdan burdan gelip elinde makbuz mahalle arasında, pazar yerlerinde para topluyor. Bozuk para verenlerin hepsine kendisine göre makbuz kesiyor. Yani makbuza yazacağı rakam kalem ile makbuz arasında! Yine farklı derneklerde de söz konusu farklı haller var. Ya kumar oynatılıyor, Ya fuhuş pazarlıkları dönüyor. Evet Sayın Başbakanım bu dernekler kanunu hali hazırda bizim gibi toplumlar için yetersizdir. Çünkü gayet işlerinde rahatlar. Yakalansak da sorun yok düşüncesi içindeler.

#1701568901 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım son bir aydır ilimizle birlikte hemen hemen tüm illerimizde Kansersiz Yaşam ve Engelliler Derneği Ticari İşletmesi adı altında bir yardım kuruluşu türemiştir. İlimizde de Hançerli Mahallesinde makbuz üzerindeki adresten anlaşılan bu yardım kuruluşu her sabah Samsun Atatürk Heykelindeki Samsun Simit Parkı önünde buluşup çay, kahve, pasta ikramını müteakip başlarındaki 3 tane erkek şahısın 2-3 cilt makbuz dağıtımını müteakip Yaklaşık 15 bayan ve erkek İl sokaklarına dağılmaktadırlar. Kendilerinin tanıtımlarında sözde 15x15 cm ebatlarında olan bir kaç sayfalık boyama kitapları verdiklerini beyan etseler de her defasında ellerinde bir tane olduğunu beyan etmekteler. Belgelerini incelediğinizde Valilik tarafından müsaade izni oldukları, bağış toplama izni olarak da Büyükşehir Belediyesinden izinleri olduklarını beyan etmektedirler. Beyana baktığınızda ise sadece müsaade için izin talebi var olup, sayfanın arkasına basılan kayıt kabul kaşe üzerindeki kayıt sıra numarasını izin olarak göstermektedirler. Sokaklara dağılan bağış toplayıcılarına bu işten kazancının ne denildiğinde her gün toplanıldığında %15 ini kar olarak kendilerine verildiğini söylemekteler. Söz konusu bağış makbuzları ve ilgili belgeleri Ektedir. Böyle bir yardım adı adı altında makbuz karşılığı para toplama normal ise o zaman bizde makbuz bastırıp böyle bir işletme açıp bizde toplayalım sayın Başbakanım. Bu iş bu kadar basit midir? Bu dernekler kanuna bir çeki düzen verilmesinde bir fayda vardır diye düşünüyorum. Çünkü aynı şey Cami derneklerinde de söz konusu. Adam kalkıp Kars'dan Şurdan burdan gelip elinde makbuz mahalle arasında, pazar yerlerinde para topluyor. Bozuk para verenlerin hepsine kendisine göre makbuz kesiyor. Yani makbuza yazacağı rakam kalem ile makbuz arasında! Yine farklı derneklerde de söz konusu farklı haller var. Ya kumar oynatılıyor, Ya fuhuş pazarlıkları dönüyor. Evet Sayın Başbakanım bu dernekler kanunu hali hazırda bizim gibi toplumlar için yetersizdir. Çünkü gayet işlerinde rahatlar. Yakalansak da sorun yok düşüncesi içindeler.
Sayın Başbakanım bu arada tüm yurdumuzda gelen şikayetlerden ve gözlemlediğim kadarıyla dilencilerde patlama yaşanmakta dilenenlerin yaz sayısı 3-4 yaşına kadar düşmektedir. Yakında kundakta ki bebeklerini de yakınlarda muhtemelen getirebilirler yada hazırlığındadırlar. Bu dilencilerle ilgili acil tedbirler alınmazsa toplum sağlığını iyice bozacakları barizdir. Yakında dilenciler memleketi halinde anılmamız her an söz konusudur. Çünkü yurdumuza gelen yabancılar dahi hepimizi aynı gözle görmeleri mümkün olabilecektir. Bu dilenciler ile ilgili ya yasa tasarısı yayınlanmalı, meslek olarak kabul edilmeli ki onlar öyle görüyor, ödesin vergisini ne toplarsa toplasın (Bir önceki Başvuru detayım da belirtmiştim.) Yada Kabahatlar kanunundaki ceza olan bunlar için 80 tl gibi olan komik ceza yerine 300-500 tl gibi bir ceza seviyesine çıkarılarak caydırıcı ceza olmalıdır.
Sayın Başbakanım, bu hal öyle bir hal ki oturup ailenizle, eşinizle dostunuzla oturup, parkta, bahçede, kafe de ne bir bardak çay nede su içebiliyorsunuz, inanın bunlar karıncalardan daha fazla çoğalıp daha fazla hareket halindeler. Bunların sosyal yaşantısı bizden daha iyi. Milli Piyangocudan kazı kazan dahi halkın içinde oynamaktadır !. Hele bir tanesini Samsunda ne polis ne zabıta durdurabilmektedir. Yakında evimizdeki odalardan da çıkarsa hiç şaşırmayız.Resimleri Ektedir. Hele bu kimsenin duruduramadığı yaşlı galiba gelini ayrı yerde kendi farklı yerde dileniyorlar. Gelini ara ara ihtiyarı yoklayıp kazandıklarını elinden almaktadırlar. Onları bilen tanıyanların Çarşamba'da çocuklarının durumlarının iyi olduğu yönündedir.
Sayın Başbakanım; Polis ve Zabıta selahiyet kanununda değişiklikler yapılıp etkin tedbirler artırılmadıkça, cezai düzenlemeler ya da vergi kanunlarına bu vatandaşlar eklenmedikçe tolumda kimse rahatlığa kavuşmayacaktır. Bunlarla artık Zabıtalarda, polislerde köşe bucak kovalamaktan bıkmış durumdalar.
Birde Suriyeli ve Iraklılar geldiğinden beridir bu dilencilik daha artmış durumda. Iraklılar o kadar olmasa da bu Suriye'liler bizi bıktırmış durumdalar. Çoluk çocuğu kundaktaki bebekleri de dahil hepsi hareket halinde dilenmekteler. Kimisi elektrik makbuzlarını, misi su makbuzlarını gözümüze sokar gibi sallandırıyorlar. Biz mi gel dedik onlara gözümüze parmaklarını sokarcasına fatura sallandırıyorlar. Biz kendi faturalarımızı zaten zar zor ödüyoruz. Sonra devletimiz bunlara yardım etmiyor mu? Hangisine sorduysak yemin billah ederek etmiyor diyor? O zaman birileri bu topluma yanlış konuşuyor. Bunlara edilen yardım nedir açıklayın toplum da bilinçlensin. Yalan mı doğru mu konuşuyorlar anlayalım. Artık halk olarak psiklojimiz bozuldu Sayın Başbakanım.
Yardım ettiğinizle kalmıyorsunuz mesela Samsun'da hastane başı , anneler parkı gibi yerlerde bunların çocukları çeteleşmişler o bölgede ikamet edenler gece 9 dan sonra sokağa çıkamadıklarını beyan etmekteler. Ya sigara ya para zorla isteyip dövecek duruma kadar geldiklerini söylemekteler.
Artık bir düzen tedbir alınsın. Misafirperveriz tamam ama bunlar artık işin suyunu çıkarmaya başladılar.
Toplumumuzda kanayan yara olan dilenciler için etkin yasalarla ile gereken tedbirin alınması için emirlerinize arz ederim.
Saygılarımla 
Ekli Dosyalar:

 Başvuru hareketleri için tıklayınız.

17 Ekim 2017 Salı

Ülkemizde her genel ve yerel seçimlerde farklı siyasi konjonktür görünümleri ortaya çıkmakta, her seçimi alan yerel idarelerde bir takım nemalanlamaların olduğunu basından izlemekteyiz. Şöyle ki son zamanlarda bana birçok dostlarımdan şöyle bir bilgi akışı olmuştur. Doğu ve Güney Doğu Anadolu Bölgelerinde yerel idareleri kazanan HDP Belediye Başkanlarının belediyeye personel alımlarında kıstasın dağda bir sözde şehitlerinin olmasının kafi olması sebebiyle işe almanın yeterli olduğu şeklindedir. Bize gçre terörist onlara göre şehit işe alma için kafi olduğu şeklindedir.

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.

Sayın Başbakanım; Ülkemizde ticaret yapan irili ufaklı şirketlerin ticari olarak kolay para transferi olarak,Kredi kartı bilgilerinin art niyetli kişilere karşı kişisel bilgilerin saçılmaması için PayPal'ı kullanmaktalar. Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olan PayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. Şirket,Türkiye’de ödeme faaliyetlerinde bulunmak için yaptıkları lisans başvurusunun Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu nedeniyle faaliyetlerini durdurma kararı aldılar Konunun özünü tüm banka ve ekonomistlerde bilmektedir.Bankalar arası Kart Merkezi A.Ş. (BKM) tarafından Eylül 2015’de duyurusu yapılan TROY; VISA, MasterCard ya da AMEX gibi bir kart sistemi gibi Adını “Türkiye’nin Ödeme Yöntemi” sloganının baş harflerinden alan TROY devreye girmiş olup, Türkiye’nin yerel kart markası olarak, bankaların diğer ülkelerdeki faaliyetleri veya uluslararası kart markaları ile yapacakları ortaklıklar ve anlaşmalarda kullanılarak bir nevi kayıt dışı ekonomiyi kayıta alma girişiminin aşikar olduğudur.TROY, VISA veya MasterCard gibi bir kredi kartı,banka kartı markası olup,milli Markamızdır.Bunu biliyoruz.

#1701541314 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım;
Ülkemizde ticaret yapan irili ufaklı şirketlerin ticari olarak kolay para transferi olarak,Kredi kartı bilgilerinin art niyetli kişilere karşı kişisel bilgilerin saçılmaması için PayPal'ı kullanmaktalar.
Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olan PayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.
Şirket,Türkiye’de ödeme faaliyetlerinde bulunmak için yaptıkları lisans başvurusunun Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu nedeniyle faaliyetlerini durdurma kararı aldılar
Konunun özünü tüm banka ve ekonomistlerde bilmektedir.Bankalar arası Kart Merkezi A.Ş. (BKM) tarafından Eylül 2015’de duyurusu yapılan TROY; VISA, MasterCard ya da AMEX gibi bir kart sistemi gibi Adını “Türkiye’nin Ödeme Yöntemi” sloganının baş harflerinden alan TROY devreye girmiş olup, Türkiye’nin yerel kart markası olarak, bankaların diğer ülkelerdeki faaliyetleri veya uluslararası kart markaları ile yapacakları ortaklıklar ve anlaşmalarda kullanılarak bir nevi kayıt dışı ekonomiyi kayıta alma girişiminin aşikar olduğudur.TROY, VISA veya MasterCard gibi bir kredi kartı,banka kartı markası olup,milli Markamızdır.Bunu biliyoruz.
Paypal bir ödeme işlemcisi.Troy bambaşka bir sistem. Bildiğimiz plastik kartlar için, Visa ve Mastercard’dan farksız, her işlem için komisyonun daha düşük olduğu ve ödemenin de Türkiye’de, BKM’de kaldığı bir sistemdir. PayPal, internet üzerinden çalışan online bir ödeme sistemidir.Kredi kartı kullanarak veya kullanmayarak, internet üzerinden güvenli alışveriş yapılmasını ya da istenilen kişiye sadece bir e-posta adresi aracılığıyla para gönderilmesini sağlar.
Ülkemizde bugüne kadar en çok kullanılan ödeme sistemlerinden biri olanPayPal, 2016 Haziran ayı itibarıyla Türkiye faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı.Pekişimdi ne olacak? Ancak Paypal sistemini kullananlar şimdi yeni bir ödeme sistemi arayışında olan kullanıcılar Payoneer, Skrill,WebMoney, Payza ve BKM Express gibi PayPal’e alternatif olacak servisleri denemekteler.Ancak bu sistemi Türkiye’de kullanan ve banka hesabına para çekmek isteyen kullanıcılar için biraz yüksek komisyon ücretleri bekliyor. Paypal Belçika,Almanya,Avusturya,Fransa,İsviçre,İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yerel web siteleri bulundurarak, bu ülkelerde sorunsuz çalışıyorsa da Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 37 ülkedeki kişiler tarafından belli kısıtlamalarla kullanılabiliyor.Dikkat edilmesi gereken nokta,Türkiye’nin de dâhil olduğu bir grup ülkede bulunan yerel bir banka hesabına ödeme yapılamamasıdır.
Paypal ile Amerikan Doları ve Yen gibi birden çok para birimini kullanarak ödeme alabilir veya yapabilirsiniz.Bu para birimleri arasındaki değişimleri Paypal otomatik olarak yaptığı için parite gibi detaylarla uğraşmanız gerekmiyor.Tabii bu işlemler için belirli bir ücret alınıyor.
Dış ticaretimiz ve kayıt dışı ekonomi açısından;
-Türkiye içinde bir para döngüsü varsa bunun yasal olabilmesi ve kontrolü için Türkiye'ye bir cevap vermek zorunda kalırsınız.PayPal bunu reddedince "Biz de size lisans vermiyoruz" denmesi gayet doğal.dır.
-Avrupa Birliği'ne bağlı ülkelerin hepsinde faaliyette olan PayPal, her bir ülkeye finansal verilerini sunuyor ve sunucularını bu ülkelerde barındırıyor.Bu sebeple Türkiye'nin de tutulmasını istemesi gayet doğaldır.
-27 Haziran 2014’te Ödeme Kuruluşları ve Elektronik Para Kuruluşlarının Bilgi Sistemlerinin Yönetimi ve Denetimine İlişkin Tebliğ, Resmî Gazete’de yayınlanması ile resmileşen bu durumdan PayPal da tüm verileri tutmaktan sorumluydu ve 2 sene gibi bir sürede bu noktada hiçbir adım atmadılar.Haliyle kapatılması gerekiyor.Burası da doğal.
-Şirket içinde gerekli çalışmaları yaparak Sunucularını (finansal kayıtları tutan birincil ve ikincil sunucular) Türkiye’ye taşıması bu sorunu çözüyor.Ama bunu yapması en az 1 sene sürebilir
-PayPal herhangi bir yerel denetim sistemine girmediği için herhangi bir vergilendirme de yapılmıyordu.Ki bu durum birçok insana yaradığı için PayPal kullanmayı tercih etti.Kapanmasının devlete katkısı ise PayPal üzerinden yapılan alışveriş ve para aktarımlarında vergi kaçırma rahat rahat yapılabiliyordu.
-2013 haziranında Resmi Gazete'de yayınlanan ve 2015 haziran itibariyle yönetmeliği yürürlüğe giren 6493 sayılı elektronik ödeme sistemleri kanunu,Türkiye'de finansal işlem yapan firmaların sunucularını Türkiye'de tutması şartını getiriyor.PayPal ise sunucularını Türkiye'ye getirmeden lisans almaya çalıştı ve alamadı.
BDDK, para işlemlerini izleyebilmek, Türk tüketicilerini ve kişisel bilgilerini korumak amacıyla tüm banka ve finansal kurumlara sunucuların Türkiye'de bulunması koşulu getirdi. Bu hem sorunlu işlemlerde tüketicinin yabancı bir ülkenin mahkemelerinde işlem yapmasını engellemek,hem de kişisel verilerin (mali veriler ve diğer veriler) yurtdışına çıkarılmasının önlemek için konulmuş bir şart.Avrupa Birliği de,Avrupa'da işlem yapmak isteyen banka ve finansal kurumlarına benzer koşullar yani sunucuların yerel olması ve kişisel verilerin dışarı çıkarılmaması şartını öne sürüyor.
Yalnız Paypal Yurt dışındaki bağlantıda olduğunuz insanlara banka komisyon ve bürokrasisi ile uğraşmadan kolayca para transferi yapıyorsunuz.Yurt dışı ile alım satım yapan ticaret erbabı için ödeme işlemleri gerçek anlamda bir sorundur.En kötüsü bu tür ödeme işlemlerinin ülkemizde kapatılması bir müşteri olarak çeşitli hizmetler alan bizlerin dünya ile bağının da kesilmesi demektir.PayPal’ın çekilmesi internetten para kazanan küçük ve orta kademe girişimcilere zarar verecek,dijitalde kan kaybına neden olacaktır.
Sayın Başbakanım PayPalın bilgi transferi için aşamalı kademe takvimi yapılarak dövizlerin ülkemizde kalması tedbiri alınmalı,aksi takdirde hem dövizin yurt dışına kaçışı olacak aynı zamanda da ticari işletmeler yurt dışına taşınarak istihdam kaçışı oluşacaktır. Nasılki nereden buldun sorulmadan dövizler ülkemize kazandırıldıysa bu düzenleme ile bu dövizler ülkemize kazanırılmalıdır.
Bu konuda bir düzenleme yapılmasını arz ederim

 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 17.10.2017 21:49 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.


14 Ekim 2017 Cumartesi

İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde Baruthane bölgesinde yurt arkasında Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 10 dönüm bir birde 30 dönüm olmak üzere 40 dönüm olmak üzere toplam 40 dönüm arazi üzerinde sözleşme ile bir proje başlatılır. 30 dönümlük arazi üzerinde 400 konutluk proje başlanır. Benin kayıtlarıma göre 2013 ama eskide olabilir. 30 dönüm arazi üzerinde 400 dairenin de anlaşma payı % 40 ı Vakıflar Genel Müdürlüğünün geri kalanı ise söz konusu işi bitiremeyen müteahhidindir. Nereye giderseniz gidin inşaat sektöründe bu oran % 40 ı müteahhidindir % 60 ı mal sahibindir. En fazla esnek payı +5 bilemediniz +10 dur. Hele hele o bölgede nasıl bu oran kabul edilmiştir hangi emlakçıya sorarsanız sorun bir anlam verememektedir. Sayın Başbakanım, bu inşaat hala bitmediği gibi iki binadan başka yapılan bir şey yoktur. Normalde Vakıflar Genel Müdürlüğü bu inşaat sözleşmesini iptal etmesi gerekirken sanırım bu halen uygulanmadı? Bu inşaatın bağlı olduğu İlk adım belediyesi de inşaat ruhsatını yenilemesi gerekirken bundan da bilgimiz yoktur. Burada ki inşaata neden Vakıf Genel Müdürlüğü müdahale etmesi gerekirken, o inşaat orada atıl olarak durmakta devlet orada büyük bir zarara uğramaktadır. İnşaat ruhsatı iptal edilmesi gerekirken bu da sanırım uygulanmamıştır. Sanki müteahhit korunuyor görünümdedir.

#1701524414 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım,
İLGİ a. https://www.google.com.tr/search?q=baruthanedeki+vak%C4%B1flar+arazisi&safe=active&rlz=1C1AOHY_trTR708TR708&source=lnms&tbm=isch&sa=X&ved=0ahUKEwiO-8XajvHWAhWhJ5oKHQ0oC2AQ_AUIDCgD&biw=1024&bih=509#imgrc=wrlHUV0S_OUlHM:
İLGİ b. http://wowturkey.com/forum/viewtopic.php?t=119819&start=20
İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde Baruthane bölgesinde yurt arkasında Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı 10 dönüm bir birde 30 dönüm olmak üzere 40 dönüm olmak üzere toplam 40 dönüm arazi üzerinde sözleşme ile bir proje başlatılır. 30 dönümlük arazi üzerinde 400 konutluk proje başlanır. Benin kayıtlarıma göre 2013 ama eskide olabilir.
30 dönüm arazi üzerinde 400 dairenin de anlaşma payı % 40 ı Vakıflar Genel Müdürlüğünün geri kalanı ise söz konusu işi bitiremeyen müteahhidindir. Nereye giderseniz gidin inşaat sektöründe bu oran % 40 ı müteahhidindir % 60 ı mal sahibindir. En fazla esnek payı +5 bilemediniz +10 dur. Hele hele o bölgede nasıl bu oran kabul edilmiştir hangi emlakçıya sorarsanız sorun bir anlam verememektedir.
Sayın Başbakanım, bu inşaat hala bitmediği gibi iki binadan başka yapılan bir şey yoktur. Normalde Vakıflar Genel Müdürlüğü bu inşaat sözleşmesini iptal etmesi gerekirken sanırım bu halen uygulanmadı? Bu inşaatın bağlı olduğu İlk adım belediyesi de inşaat ruhsatını yenilemesi gerekirken bundan da bilgimiz yoktur.
Burada ki inşaata neden Vakıf Genel Müdürlüğü müdahale etmesi gerekirken, o inşaat orada atıl olarak durmakta devlet orada büyük bir zarara uğramaktadır. İnşaat ruhsatı iptal edilmesi gerekirken bu da sanırım uygulanmamıştır. Sanki müteahhit korunuyor görünümdedir.

Sayın Başbakanım, İlimiz İlk adım belediyesi sınırları içinde bulunan yaklaşık 40 dönüm arazi üzerinde gerçekleştirilerek bu proje gereği;
a. Atıl durumda bulunan bu inşaat ile ilgili Vakıflar Genel Müdürlüğü bitmediği için inşaat durum tespiti yapmış mıdır?
b. Atıl durumda bulunan bu inşaat ile ilgili İlk Adım belediyesi Ruhsat yenileme yada iptal gerekçelerini araştırıp sormuş mudur?
c. Samsun ve ülkemizin her bölgesinde özellikle Baruthane gibi değerli araziler için inşaat paylarının genelde % 60 mal sahibine % 40 ını müteahhide neden uygulanmamıştır. Diyelim ki +5 yada yine +5= 10 eklensin. bu oran % 50 yi geçecek hangi özellik yada şartlara bağlanmıştır?
d. Şu an gördüğüm kadar bir kaç kez baktığım halde orada inşaatı koruyan devlet malını koruyan bir bekçiye rastlamadım? Bu atıl inşaat talana karşı korumaya alınmış mıdır?
e. Eğer şartlar devlet lehine ise Vakıflar Genel Müdürlüğü devlet lehine olarak suç durusunda bulunup gerekli tedbiri alınmış mıdır. en azından suç duyurusu gerektiriyorsa devletimizin kademeleri uyarılmış mıdır?
f. Devletimizin aleyhine olan tüm bilgi, belge toplanıp hukuki işlem başlanmış mıdır?

Sayın Başbakanım buradaki hukuksuz bir durum hasıl olmuşsa hazine zararı söz konusu ise zatı alinizin emriyle incelenerek gerekli hukuki işlemlerin yaptırılması için emirlerinizi arz ederim.

Ekli Dosyalar:
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.

 15.10.2017 01:44 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.


(Wow Türkiyeden alıntıdır)

Sayın Cumhurbaşkanım, İLGİ: http://www.hedefhalk.com/buyuksehirin-havas-intikami-608230yy.htm Samsun halkı hava alanları kapatıldığı için iki ayı aşkın süredir,Ordu,Merzifon ve Sinop üzerinden uçuş imkanları arıyor. Özellikle Ordu’dan uçağa binecekler için yolculuklar çileye dönüştü.Uzun süredir halktan bana da bazı tepkiler geliyordu ancak, Hava alanının onarıma alınması nedeniyle BAFAŞ, HAVAŞ meydan savaşı iyice su yüzüne çıktı. İki şirket birde Büyükşehir Belediyesi çarpışıyor olan vatandaşa oluyor! Ben bu halktan gelen tepkilere öncelerde bir anlam verememiştim. Ama dinledikçe bir ticari,rant kavgası olduğu iyice ayyuka çıktı. Bir belediye ne diye şirketler savaşına karışır anlamış değilim.Sanki başka ülkede yaşıyor halkımız.

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.

13 Ekim 2017 Cuma

Sayın Cumhurbaşkanım, 1701520792 Başvuru Detayım ile Sayın Başbakanımıza bildirdiğim İlimizde yapılmakta olan Lojistik köy ile ilgili en büyük problemi arz ediyorum.Her zaman zatı alinize arz ettiğim gibi, başarılı çalışmalar yapmak, yıldız olmak. hukuksuz işler yapmayı gerektirmez. Başarılı olabilirsiniz ama hukuksuz işler yaptığınızda onun adı değişir.İlimizde Lojistik köy yapılması kalkınma açısından güzel bir şey ama bu yerin yapılması için ıslah edilebilir verimli tarım arazilerini, halkın arazilerini hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi son derece yanlış olup her konuda devletin vatandaşına ceberrut yaklaşımları son derece hem yakışıksız hemde hukuksuz işlerde patlamalara neden olur. Burada Adalet ve Kalkınma Partisinin tüm yerel idarecileri Partinin aldığı oy oranını müteakip, gücünü kendi şahsi emellerini gerçekleştirme misyonuna dönüşmesine yol açmakta görüntüsü vardır. Zatı aliniz bu işe el atınız.

Cumhurbaşkanlığına yaptığınız başvuru hakkında.




#1701520792 Başvuru Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın Başbakanım,
İLGİ a. http://www.hedefhalk.com/baskan-yilmaz-valiyi-yaniltiyor-1211855h.htm
İLGİ b. http://www.hedefhalk.com/lojistik-koyde-ortalik-karisti-1209834h.htm
İLGİ c. http://www.hedefhalk.com/samsun-lojistik-koye-cifte-yargi-kiskaci-846135h.htm
İLGİ d. https://www.samsunhaber.com/ozel-haber/samsunda-yapilan-lojistik-koy-hakkinda-carpici-iddia-h17614.html
Şimdi size İlimizde k en büyük problemi arz ediyorum. Bakın size mahalli basından 4 adet ilgi verdim. Bu İlgi basın kuruluşlarının yazılarının iyi incelenmesini arz ediyorum. Her zaman zatı alinize arz ettiğim gibi, başarılı çalışmalar yapmak, yıldız olmak. hukuksuz işler yapmayı gerektirmez. Başarılı olabilirsiniz ama hukuksuz işler yaptığınızda onun adı değişir. Onun adını zatı aliniz koyun.
İlimizde Lojistik köy yapılması kalkınma açısından güzel bir şey ama bu yerin yapılması için ıslah edilebilir verimli tarım arazilerini, halkın arazilerini hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi son derece yanlış olup her konuda devletin vatandaşına ceberrut yaklaşımları son derece hem yakışıksız hemde hukuksuz işlerde patlamalara neden olur. Devlet hukuğun temelleriyle vatandaşlarını koruyup kollamak, vatandaşını kucaklamak zorundadır. Vatandaşına sevecen yaklaşmak zorundadır. Ama vatandaşını ağlatan, vatandaşına problem yaratan devletin adı hukuk devleti olabilir mi?
Zatı alinize defalarca yazdım. Sayın Cumhurbaşkanımıza da yazdım. Adalet ve Kalkınma Partisinin hem adalet hemde kalkınma ana sözcüklerini misyon edinmiş ismini bu iki sözcük Adalet, Kalkınma maalesef insanlarına eziyet eden bir hale dönüşmekte gibidir.
Adalet ve Kalkınma Partisinin tüm yerel idarecileri Partinin aldığı oy oranını müteakip, gücünü kendi şahsi emellerini gerçekleştirme misyonuna dönüşmesine yol açmakta görüntüsü vardır
Şimdi size bu lojistik köy hakkında yapılan yanlışları arz edip, konunun özüne döneceğim.:
Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Başkanı Hayati Tosun diyor ki: " “Tarım master planı ile Gelemen’de kumluk arazide ve yolun altında 3 bin dönüm atıl tarım arazisi varken orası kullanılmadı, geldi burası kullanıldı. Niye burası kullanıldı? Yerleşim bölgesine yakın ve burada oluşacak olan bir rant var. Aşağıda alanda ise oluşacak olan rant yoktu” şeklinde konuştu. Tosun, “Lojistik köy olarak kullanılacak bölgenin lojistik araçlara yakın olması lazım. Bugün hava limanına yakın, denize yakın, şehirler arası yolda bir kesintiye yol açmayacak bir yere yapılacağına bir tarım alanına yapılması yanlış bir uygulamadır" diyor.
Evet doğru söylüyor kimse bu ilimize lojistik köy yapılmasına karşı değildir.
Yıkılan Tarım Meslek Lisesi'ne uygulanan yöntemler burada da açıkça görülmektedir. Nasıl ki yıkılan Tarım Meslek Lisesinin yerine Protkol cami yapılması için imar oyunları yapıldıysa burada da halkın canını acıtıcı istila resmen yapılmış görüntüsündedir.
Açıkça görülüyor ki bizim partimizin gücü arkamızda istediğimizi yaparız. Kimse partisinin geleceğini düşünmüyor aksine bölge halkı daha da Ak Partiye iyice soğuk bakmaya başlamıştır. Bunun müsebbibi yerel idarecilerdir. Bu basın yazılarını size linkini verdim siz etüt ettirin.
Sayın Başbakanım; ana yolun altında bir çok atıl, tarım dışı arazi olmasına karşın yolun üstündeki tarım arazileri neden illaki bu projede yapılmaya çalışılıyor?
Oraya demir yolu gelecek, yollar tonaja göre yeniden ıslah edilecek, bu çalışmalar yapılırken kimlerin arazisi gene gasp edilecek, kimler rant sağlamakta bunlar düşündürücü değil midir? Yolun altında limanlar var iken uzakta bir yere ıslah edilen meralara, milletin tarlasına neden bu proje yapılmak isteniyor?
Yolun altında olsaydı devletimiz yer vermeyecek miydi? Devletin o bölgede binlerce dönüm tarım dışı atıl arazisi varken ve kent planlarında lojistik önerilen alanlar var iken neden yolun üstündeki vatandaşın kullandığı meralar kullanılmaktadır?
Gerekçe olarak bazı bölgeler AKSA'ya kiralandığı söyleniyor! Devletin malı kiralandıysa böyle önemli bir projede geri istenir alınır. Vatandaşın malına neden el konuyor.?
Sayın Başbakanım, halktan bana çok sayıda çok farklı rant kokan bilgiler gelmektedir. Tapu kayıtlarına bakılarak o bölgede kimlerin arazisi olduğu, yada apar topar o bölgede önceden kararlaştırıldığından kimsenin haberi olmadan kimler o bölgeden arazi alıp, bu lojistik köy uygulamasının baş aktörleri olduğu tespit edilebilir. Ben kimseyi suçlamıyorum. Ama ortada büyük yanlış var. Bu yanlış biraz fazlaca rant kokuyor gibi. Bu proje yapılırken Ak Partinin ve Devletin gücü şahsi menfaatde kullanılıyor görüntüsü görülmektedir? Hiç kimse partinizin gücünü şahsi menfaatde kullanılmamalıdır. Ama halktan gelen tepki de bu yönde olduğunu zatı alinize bildiriyorum. Bu konuda tedbir almanızı önermekteyim. Bu Ak Partiye zarar verir. Tüm partiler içinde bu geçerlidir. Hukuksal yapılan iş hem partiyi vurur. Hemde milli birlik ve beraberlik ülküsüne vurur.. Orada ki halk bir daha devletinin adaletine hiç güvenir mi? Tüm yerel idarecilerinizin bu projede tekrar düşünmelerini zatı alinizin duyarlı bir Başbakan olarak bu proje kapsamında A'sından Z'sine kadar incelettirilmesini önermekteyim.
Büyük şehir Belediye meclisinin her aldığı karar ranta dönüşmemelidir?.. Bakın metrük binanın altından fetöcü imam çıktı. Fetö efendinin imam avukatı 800 milyon tl ile yakalandı Çıka çıka Adliye sarayının arkasındaki metrük binadan da çıktı. Büyük şehir Belediye meclisi de metrük binalar için karar aldılar.. Bir yanlış bir yanlışı beraberinde getiriyor? Bu Fetö efendinin adamları her yeri sarmış. Devlet içinde, bürokraside ciddi bir temizlik gerekmektedir. Hükümet bizde istediğimizi yaparız anlayışı ile halkı devlete ve hükümete soğutmaktan başka bir işe yaramaz. Bu lojistik köy uygulamasında ki yanlışları size yazdım. Bu lojistik köye uygulamasını Zatı aliniz ciddi bir şekilde yerinde incelettiriniz! Burada gerçekten çok büyük düzensizlik, yanlışlık var. Halktan gelen şikayet de bu yönde, yapılanlarda bu yönde. Varsa burada suçluların zatı alinizce üzerine gidilmesini arz ederim.

Gizle
 Başvuru hareketleri için tıklayınız.
 14.10.2017 01:27 tarihinde internet üzerinden başvuru alındı.

11 Ekim 2017 Çarşamba

Evet sonunda beni Facebook'a da şikayet ettiler ve beni engellemeye başladılar. Bazı aklı evveller bunun bilincinde değiller. . Bu neyi değiştirecek ki?! Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bile beni engellemiyor bu aklı evveller beni engellemeye çalışıyor. Kötü mü yaptım ülkemin kör kuruşuna sahip çıktım. Şunu unutmadan söylemek istiyorum Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza yazdığım her müracaatdan devletin en alt biriminden bile gereği yapılarak bana bilgi verilmektedir. Ne zamandan beridir Anayasadan doğan vatandışlık görevi hakkım gereği yapmak suç olarak görülmektedir ? Söz konusu ülkem olunca gerisi teferruattır benim için Hepinize saygılar sevgiler Buyurun Facebookun yazısı ve cevabi yazım

Evet sonunda beni Facebook'a da şikayet ettiler ve beni engellemeye başladılar.
Bazı aklı evveller bunun bilincinde değiller.
.
Bu neyi değiştirecek ki?!
Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan bile beni engellemiyor bu aklı evveller beni engellemeye çalışıyor. 
Kötü mü yaptım ülkemin kör kuruşuna sahip çıktım.
Şunu unutmadan söylemek istiyorum Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Başbakanımıza yazdığım her müracaatdan devletin en alt biriminden bile gereği yapılarak bana bilgi verilmektedir.
Ne zamandan beridir Anayasadan doğan vatandışlık görevi hakkım gereği yapmak suç olarak görülmektedir ?
Söz konusu ülkem olunca gerisi teferruattır benim için
Hepinize saygılar sevgiler
Buyurun Facebookun yazısı ve cevabi yazım
• Gruplara katılman ve gruplarda paylaşımda bulunman geçici olarak 19 Ekim, 09:30 tarihine kadar kısıtlandı.
• Bunu bir hata sonucu gördüğünü düşünüyorsan, lütfen bize bildir.
Facebook'un güvenli kalmasını sağlamak için bazen belirli içerikleri ve eylemleri engellemekteyiz. Bir hata yaptığımızı düşünüyorsanız, lütfen bize bildirin. Şikayetleri tek tek inceleyemesek de, belirttiğiniz görüşler Facebook'un güvenli kalmasını sağlama yöntemlerimizi geliştirmemize yardımcı olacaktır.
Lütfen bunun neden bir hata olduğunu düşündüğünüzü açıklayın:
SAYIN YETKİLİLER. BEN ÜLKEM ADINA HUKUK MÜCADELESİ VERİYORUM. DÜZENSİZLİKLERİN, ADALETSİZLİKLERİN ÜZERİNE GİDİYORUM. BENİM PAYLAŞTIĞIM YAZILARA LÜTFEN BAKIN. TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN BAŞBAKANINA VE CUMHURBAŞKANINA YAZDIĞIM YAZILARI HALKIMIZA BİLGİ OLSUN DİYE PAYLAŞIYORUM. BU YAZDIKLARIM SONUCU BAZILARININ OYUNLARI AÇIĞA ÇIKACAĞINDAN DOLAYI BENİ BİLİNÇLİ OLARAK SİZLERE ŞİKAYET ETMİŞLERDİR. YAZILARIMA LÜTFEN BAKIN. EĞER YAZILARIMDAN RAHATSIZ OLACAK BİRİSİ VARSA Kİ O DA CUMHURBAŞKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZDIR. CUMHURBAŞKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZ DAHİ YAZDIKLARIMI TAKİP EDİYOR, YAZILARIMA CEVAP VERİYOR, HAKSIZLIKLARI GİDERTİYOR. RAHATSIZ OLANLAR İSE BENİ SİZE ŞİKAYET EDİYOR. BENİM PAYLAŞIMLARIM NE REKLAM NEDE HAKARET İÇERMEKTEDİR. BEN ÜLKEM ADINA HAK SAVUNUCUSUYUM. ÜLKEMİN MENFAATİNE ÇALIŞIRIM. HARCANAN HER KURUŞUN HESABINI SORARIM. GURUPLARA AÇIP AÇMAMAKTA SERBESTSİNİZ. ASLA YALVARMAM. GEREKİRSE FACEBOOK HESABIMI KAPATIRSINIZ YİNEDE ÜLKEMİN MENFAATİ İÇİN HUKUKSAL MÜCADELEMİ BIRAKMAM. BENİM PAYLAŞIMLARIMIN HEPSİ İNCELEYİN ÜLKEMİN MENFAATİ İÇİN HUKUKSAL BAŞVURULARIMDIR. KİMLER BENİ ENGELLEMEK İÇİN SİZE BİLDİRMİŞSE DEMEK Kİ KUYRUK ACISI VARDIR. GARİP GUREBANIN HAKKI HUKUKU ÇİĞNENSİN Mİ?SAYIN FACEBOOK YETKİLİSİ? KİME KÜFÜR ETMİŞİM, KİME UYGUNSUZ HAREKET YAPMIŞIM? SOYSUZLUK MU YAPMIŞIM? ÇALMIŞ ÇIRPMIŞ MIYIM? BEN ÜLKEMİN CUMHURBAŞKANINA VE BAŞBAKANINA YAZDIKLARIMI PAYLAŞIYORUM. ONLAR BENİ ENGELLEMİYOR DA SİZE NE OLUYOR SAYIN FACEBOOK YETKİLİSİ? ÜLKEM SAHİPSİZ MİDİR? SONUNA KADAR HUKUKSAL MÜCADELEMİ YAPACAĞIM. ÜLKEMİN HER KURUŞUNUN HESABINI SORACAĞIM. BİLGİNİZE RİCA OLUNUR...