23 Haziran 2018 Cumartesi
21 Haziran 2018 Perşembe
LÜTFEN ATIŞMALARI BİR TARAFA BIRAKIN. MUTFAKTA Kİ ŞU YANGINI SÖNDÜRÜN… ADALETİ İYİ TESİS EDİN !!!
LÜTFEN ATIŞMALARI BİR TARAFA BIRAKIN.
MUTFAKTA Kİ ŞU YANGINI SÖNDÜRÜN… ADALETİ İYİ TESİS EDİN !!!
İmkânınız varsa bir yurt dışına çıkın ülkemizle orayı
karşılaştırıp aradaki kültür ve eğitim farkını görün. Avrupa Birliğine girmenin
de rüya olduğuna bizzat kendiniz karar vermiş olursunuz.
Başta sokaklarından fark edersiniz. Bir tane çöp tenekesi
göremezsiniz. Hafta da bir gün çöpünüzü belirtilen saatte çıkarırsınız onun
haricinde çöpünüzü kapı önüne koyarsanız cezayı yersiniz. Çöp konteynırları
para iledir. Yetmiyorsa bildirirsiniz ikincisi gelir. O da para ile. Çöp
vergisi ödemedim mi sınır dışı edilir devlet ile işiniz biter.
Yollarına bakın yaya, bisiklet, araç yolu bölünmüştür.
Yanlış yola girdiyseniz sizi uyarırlar eğer devam ederseniz sizi anında polise
şikâyet edip, ortada göremediğiniz bir sürü polis bir anda karşınıza
çıkacaktır.
Yine hız sınırını uydudan idare ederler. Ana ve tali
yollarda sıkışıklık oldum mu hız sınır tahdidini anında açıp bir dakika da o
sıkışıklık giderilir. Ve yine anında önünüze hız sınırı çıkacaktır. Uymazsanız
kapınıza resminiz çekilmiş olarak ceza gelir.
Güvenlik kuvvetlerinden hepsi korkar. Sadece bizim
Türkler, Araplar, sığınmacı Kürtler hariç. Polise karşı gelme ve mukavemet
Türkler, Araplar, sığınmacı Kürtlere mahsus dur.
Marketten alışveriş yapıyorsunuz çocuğunuz mesela vişne
suyu paketini ayağı ile patlattı herkesin üstü başı battı. Market müdürü gelir
çocuğu sever, “Bir daha yapma evladım” der.
Müşterilerine “İsimleri not alır, “temizlik
faturalarını getirin ödeyelim” der.
Araç yolunda dönel kavşağa geldiniz değil mi! Dönel
kavşakta araç varsa o kavşağa içindeki araç çıkmadan siz giremezsiniz. Yolları
betondur. Öyle ikide bir sök yeniden yap yoktur. İkinci dünya savaşında yapılan
yollar aynen kaymak gibi bozulmadan duruyor. Orada harfiyen kurallara uyan
vatandaşlarımız bizim ülkemizde kurallara uymuyorlar. “Gaz pedalına tuğla koymayı” biz yurt dışında ki vatandaşlarımızdan
öğrendik.
Hastaneler derseniz her şey dakikli. Tertemiz. Hasta
altına mı yaptı. Hemşire hanım o hastayı sever. Altını bir güzel temizler.
Bizde ise bin azar işitirsiniz dayak yemediğiniz kalır. Belki yersinizde.
Ben oralarda sokaklarda ne bir asker gördüm ne de doğru
dürüst polis. Seçimlerde sokaklarda konser verir gibi hiçbir araç da göremedim,
duymadım da. Ya da alkışlayan bir general ne görülmüştür ne de duyulmuştur.
Her taraf yeşildir. Yaban hayvanları boş arazilerde
dolaşırlar. Kimse onlara ilişmez. Elinize oltayı alıp rastgele yerden balık
avlayamazsınız. Avlayacaksanız paralı balık tutma çiftlikleri var. Saatlik
olarak ne kadar tutarsanız tutun. Bizde ise betonlaşma vardır.
Yargılık işiniz oldu ve yargı karar verdi “uymayacağım dediniz” değil mi? Hiç
şansınız yok. Anında polis gelir sizi hapse götürür. Hiçbir Almandan,
İtalya’ndan, yada bilmem ne ülkesindeki vatandaştan “falan
yargıç adamımdır, yada bir yargıç, hakim, savcı yada hatırı sayılır birini bulur
hallederiz” sözünü asla duyamazsınız’ Oralarda af sözünü hemen hemen hiç
duyamazsınız.
Bunları yaşayan bu yaşama alışan bu ülkeye temelli
yerleşmiyor işte. İmkânlarından yararlanmak için bir ayağını yurt dışında
bırakıyor. İşini gücünü halletmek için bir ay gelip zar zor kalıyor. Sonra
soluğu alel acele yurtdışında buluyorlar. Ama bizim kaderimizle ilgili kalkıp
her şey Avrupa’da ki gibi diye oy kullanabiliyorlar.? Bu nasıl bir adalet
anlamış değilim! O da ayrı bir mesele tabi.
Neyse biz kaldığımız yerden devam edelim..
Daha çok örnekler var. Bunları ben onları övmek için
yazmadım. Ülkemizi küçümsemek içinde yazmadım. Bunları ben neden yazdım. İşte
zurnanın zırt dediği yere geldik.
Bunlar bizim ülkemizde neden olmuyor. Olmaz çünkü bizim
kültürel dokumuzu bu emperyalist ülkelerin sistem mühendisleri kökünden bozdu.
En basiti tramvayda, otobüste, dolmuşta dünkü bebeler ellerinde bir cep
telefonu bacak bacak üstüne atıp 70 lik dedeme, nineme bile yer vermiyorlar.
“Bir ülkeyi geleceğe
sağlam temeller üzerinde kurup yaşatmak istiyorsanız önce şu dört hedefi kurup
yerleştireceksiniz. Gerisi kendiliğinden gelir.
1. Adaleti
2. Eğitimi 3. Sağlığı 4. Ulaşımı tesis edeceksiniz.”
Atatürk milli liderimiz bunu başarmıştı. Ama heyhat 1950’lerden
beri her yerden, her yönden dökülüyoruz. Demokrasi ile, Cumhuriyet ile yaşamayı
beceremedik, beceremiyoruz. Rahatlık bize batıyor. Tarım ve hayvancılık ülkesi
olan ülkemizde samanı ve hayvanı dışarıdan ithal eder olduk. Soğan, patates 5
lira- 6 lira. Yakında maydanoz ve pırasayı da ithal edersek hiç şaşırmayın.
Ahlaki değerlerimiz ise bir çöküntü içinde. “Demokrasi ve ahlaki balans ayarlarımızda arıza” var. Sanki bizim
gidip yaşayabileceğimiz başka bir vatanımız var?
Çözüm nemi?
Köylüyü toprağına döndüreceksiniz. Herkesi en az lise seviyesi
dahil okutacaksınız başka çıkış yolu yok. Din ve ahlak bilgisi verirken
hikayeden vermeyeceksiniz. Diğer taraftan en verimli arazilerimiz çoraklaştı.
Bir “köyüne geri dönene 300 koyun
projesi” çıktı, evlere şenlik adı
var kendi yok. Dünya beri prosedür. Köylü şehre akın edince alt yapıdan tutun
şehrin her kademesinin tuğlası oynuyor. Devletin tuğlası oynuyor. Şiddet
artıyor. Üretmeden tüketiyoruz maalesef.
Adalet demiştik değil mi?
Bakın meraklılarınız açın Google amcaya “Veteriner tarım Meslek Lisesi Bimer, cimer”
yazınız. Ne göreceksiniz.
Bu okulu allem ettiler kalem ettiler paldır küldür
yıktılar. Kışın ortasında öğrencilerini Tekkeköy’den de bir hayli dışarıda olan
şehirden 30 km uzakta olan iki araçla gidilebilen Gelemen bölgesindeki yatılı tarım
ortaokuldan bozma binalara postaladılar. Okul aile birliği ve öğrenciler hukuki
mücadeleye başladılar. Derken Bölge İdare Mahkemesi, Danıştay 8. Dairesi, Bölge
idaresi tekrar ve en sonda idare mahkemesi Okul aile birliğini haklı buldu.
Oraya okul yapılmasına karar verdi.
Verdi de ne oldu “yargı
kararlarını ben uygulamıyorum diyor” eski Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf
Ziya Yılmaz. Yeni yönetim de halk yerine koyup randevu bile vermedi Okul Aile
Birliğine. Onca mahkeme kararına uymuyor üstüne üstlük hala İl Genel Meclisinde
yeniden imar mevzuatları ile yeniden oyun sergiliyorlar.
Sayın Samsun Valimiz Osman Kaymak'ın “İlimizde tekli eğitime geçmek için bin 200 dersliğe
ihtiyacımız vardı. Şu anda 800 dersliğin inşaatı devam ediyor. 400 dersliği de
2019 sonu itibariyle bitirmek zorundayız. Samsun'da kaynaktan öte arsa sorunu
yaşıyoruz. Özellikle İlkadım, Atakum ve Canik'te arsa sorunu yaşıyoruz. Kaynak
problemimiz de var ancak hayırsever Samsunlu iş adamlarının desteğini
bekliyoruz.“ diyor. Büyükşehir
Belediye Başkanımızda “Kent parkı
yapacağım” diyor.
İlimizde miting yapan
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı adayı sıfatı ile şunları
söyledi:
“16 nisan 2018 Recep
Tayyip Erdoğan açıklamasında Eğitimde 4579 yeni derslik, öğrencilerimize 73
trilyon burs verdik. İkinci devlet üniversitesini faaliyete geçiriyoruz. 8
bin 440 kapasiteli yüksek öğrenim yurdu yaptık. Çarşamba, Tekkeköy, Kavak,
Alaçam ve Terme’de 5 bin 550 kişilik yeni yüksek öğrenim yurtları
yapıyoruz. “ ve “Ayrıca bir üniversite daha yapıyoruz” diye beyanda bulundu. Biz okul yapılsın istiyoruz
sizler gibi. Samsun’a ikinci Üniversite yapılıyor. Ne güzel Emeği geçenlere
teşekkür ediyoruz.
Şimdi Valimize mi inanacağız! sayın
Cumhurbaşkanına mı inanacağız! Yusuf Ziya Yılmaz’a mı?
Geniş bilgi için bilgi belgelere, mahkeme kararlarına,
moloz parkın son haline bakmak istiyorsanız buyurun link:
Televizyonlarda “bay
Muharrem, sayın Erdoğan’lı” atışmaları bırakın şu mutfaktaki yangını
söndürün, Ülkemizde adaleti tesis edin. Mutfağın temel maddesi soğan, patates
oldu 5-6 lira. Kimsede adalete güvenmez oldu!
Saygılarımla
Mustafa Kemal Bektaş
20 Haziran 2018 Çarşamba
DANIŞTAY, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ HANGİ DEVLETE AİTTİR? YARGI KARARLARI NEDEN UYGULANMIYOR?
DANIŞTAY, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ HANGİ DEVLETE AİTTİR?
YARGI KARARLARI NEDEN UYGULANMIYOR?
(Bu yazıyı Tüm bakanlara, tüm iktidar ve muhalefet Parti Milletvekillerine, Tüm ulusal ve yerel basına e posta ile gönderdim.)
Merhabalar
Sizlere zaman zaman Samsun’daki yıkılan Veteriner Tarım
Meslek Lisesinin yargı kararlarını e posta ile bilgiler verdim. Bölge İdare
Mahkemesinin Danıştay’ın kararları olmasına rağmen Samsun Büyükşehir Belediyesi
eski başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ısrarla yargı kararlarını uygulamadı. Protokol
cami ile işe başladı. “Caminin protokolü mu olur? Herkese makamına göre ayrı
ayrı cami mi yapılacaktı.” Bu İslam dinimizin neresinde vardır? Elhamdülillah
hepimiz müslümanız.
Kuranda belirtilen bir “DIRAR” mescit olayı var. “ Müslümanlara
zarar verme amacıyla yapıldığı için Kur'an'da Mescid-i Dırâr olarak nitelenmiş
ve daha sonra bu adla anılmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s), münafıkların amacını
bildiren vahiy üzerine bu mesciti yaktırarak müslümanlar arasında fitne kaynağı
olmasına izin vermemiştir. Ve Alllah c.c o mescidi yıktırmıştır. Tevbe,
9/107-110.”
DIRAR mescidi olayı gibi bu kez yapılamayan protokol
camii yerine hızını alamadı kin ve intikam hırsıyla okul öğrencilerini kışın
ortasında Tekkeköy’e yatılı ortaokuldan bozma binalara postaladılar. Protokol
cami tutmayınca da bu kez de “park bahçe
yapacağım” diyor.
Sayın Samsun Valimiz Osman Kaymak'ın “İlimizde tekli eğitime geçmek için bin 200 dersliğe
ihtiyacımız vardı. Şu anda 800 dersliğin inşaatı devam ediyor. 400 dersliği de
2019 sonu itibariyle bitirmek zorundayız. Samsun'da kaynaktan öte arsa sorunu
yaşıyoruz. Özellikle İlkadım, Atakum ve Canik'te arsa sorunu yaşıyoruz. Kaynak
problemimiz de var ancak hayırsever Samsunlu iş adamlarının desteğini
bekliyoruz.“ diye beyanatı var.
(Bakınız:
http://www.gazetearena.com/makale/egitimde-kalite-yukseliyor/ 21 Nisan 2018
tarihli Gazete Arena Mahalli gazete baskısı)
Dünde ilimize gelip miting yapan Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı adayı sıfatı ile şunları söyledi:
“16 nisan 2018 Recep Tayyip Erdoğan açıklamasında
Eğitimde 4579 yeni derslik, öğrencilerimize 73 trilyon burs verdik. İkinci
devlet üniversitesini faaliyete geçiriyoruz. 8 bin 440 kapasiteli yüksek
öğrenim yurdu yaptık. Çarşamba, Tekkeköy, Kavak, Alaçam ve Terme’de 5 bin 550
kişilik yeni yüksek öğrenim yurtları yapıyoruz. “ ve “Ayrıca
bir üniversite daha yapıyoruz” diye
beyanda bulundu.
Peki sayın Valimiz “okul
yapmak için arsa bulamıyoruz” diye
beyanat verirken Sayın eski başkan Yusuf Ziya Yılmaz hangi dünyada yaşıyor da
okul yapılacak yeri park yapmaya and içmiş. Sayın Yusuf Ziya Yılmaz parklarda
bahçelerde mi okudu?
Şimdi Valimize mi inanacağız! sayın Cumhurbaşkanına mı
inanacağız! Yusuf Ziya Yılmaz’a mı? Biz okul yapılsın istiyoruz sizin
gibi. Samsun’a ikinci Üniversite yapılmasına da emeği geçenlere evet deyip
teşekkür ediyoruz.
Yine en sonunda
Samsun İdare Mahkemesi tekrar “Belediyenin yaptıklarının usulsüz olduğunu ve
oraya okul yapmasına karar verdi.”
Ve hala yargı kararları uygulanmıyor. Bozuk plak gibi
Belediye İl Meclis Komisyonunda imar oyunlarıyla yargı kararlarını uygulamamakta
direniyor.
Peki sizlere soruyorum. Bu Anayasa neden var? Türk Ceza
Kanunu neden var? Danıştay Kanunu neden var? Bu mahkemeler neden var?
Bu adalet sadece biz halka mı var? Bu adalet kişilere
ayrı ayrı uygulanmak üzere mi var? Eğer böyle yargı herkese ayrı ayrı
uygulanacaksa biz halk da” Biz de yargı kararlarına uymuyoruz” dersek ne
olacaktır?
Bu Belediyemiz bizi halkın yerine koymayıp yeni yönetimde
dahil dört sefer randevu talep ettik bize randevu bile vermedi!
Kaç kez Başbakanımıza, kaç kez sayın Cumhurbaşkanımıza
yazdım. En son yazdığımda Blok hesabımdan yayınladım. Yeri geldi Okul Aile
Birliği olarak bizi koyu solcu gösterdiler. Ne alakası var. Ben ülkücüyüm bunu
ben kimseden saklamadım. Sayın Başbakanada sayın Cumhurbaşkanına da kaç kez
ifade ettim. Ama o arazinin değerli oluşu, rantı yüksek oluşu bizleri haksız
yere itham ettiler. O okulun yapılmasında bizim cebimize giren bir şey mi var?
Çocuklarımız okuyacak ondan daha değerli ne olabilir?
Sizlere
tüm belgeleri blok hesabımdan yayınladım. İşte linki buyurun inceleyin!:
Ayrıca
Sayın Cumhurbaşkanına da köşemden yazdığım linki de yazdım. Buyurun
Eğer bu ülkemizde adalet var ise bir an önce yargı
kararlarının uygulanmasını istiyoruz.
Son kez olarak sizlere şu seçim hengamesinde bu okulun
yapılması için, yargı kararlarının uygulanması için yardımlarınızı bekliyoruz.
Vatandaş olarak artık Devletimize, Adaletimize, Tüm yerel yöneticilerimize
güvenmek istiyoruz.
Saygılarımla
Mustafa Kemal Bektaş.
YARGI KARARLARI ÜLKEMİZDE NEDEN UYGULANMIYOR. ADALET KİŞİYE GÖRE Mİ UYGULANIYOR? GÖRMEK İSTİYORUZ.!.....
YARGI KARARLARI ÜLKEMİZDE NEDEN UYGULANMIYOR. ADALET KİŞİYE GÖRE Mİ UYGULANIYOR? GÖRMEK İSTİYORUZ.!.....
Sayın Samsun Valimiz Osman
Kaymak'ın “İlimizde tekli eğitime geçmek
için bin 200 dersliğe ihtiyacımız vardı. Şu anda 800 dersliğin inşaatı devam
ediyor. 400 dersliği de 2019 sonu itibariyle bitirmek zorundayız. Samsun'da
kaynaktan öte arsa sorunu yaşıyoruz. Özellikle İlkadım, Atakum ve Canik'te arsa
sorunu yaşıyoruz. Kaynak problemimiz de var ancak hayırsever Samsunlu iş
adamlarının desteğini bekliyoruz.“ diye beyanatı var.
(Bakınız:
http://www.gazetearena.com/makale/egitimde-kalite-yukseliyor/ 21 Nisan 2018
tarihli Gazete Arena Mahalli gazete baskısı)
Dünde ilimize gelip miting
yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı adayı sıfatı ile şunları
söyledi:
“16 nisan 2018 Recep Tayyip Erdoğan açıklamasında Eğitimde
4579 yeni derslik, öğrencilerimize 73 trilyon burs verdik. İkinci devlet
üniversitesini faaliyete geçiriyoruz. 8 bin 440 kapasiteli yüksek öğrenim yurdu
yaptık. Çarşamba, Tekkeköy, Kavak, Alaçam ve Terme’de 5 bin 550 kişilik yeni
yüksek öğrenim yurtları yapıyoruz. “ ve “Ayrıca bir üniversite daha yapıyoruz”
diye beyanda bulundu.
Bu ne tezatlıktır ki
Büyükşehir belediye eski başkanı Yusuf Ziya Yılmaz da bir okulu yıkıyor, önce “protokol camisi yapacağım” diye
tutturuyor. Caminin protokolü mü olur Herkese ayrı ayrı
camimi yapılacak. Dinimizin neresinde var protokol cami yapmak!. Kuranda belirtilen bir “DIRAR”
mescit olayı var. “ Müslümanlara
zarar verme amacıyla yapıldığı için Kur'an'da Mescid-i Dırâr olarak nitelenmiş
ve daha sonra bu adla anılmıştır. Hz. Peygamber (s.a.s), münafıkların amacını
bildiren vahiy üzerine bu mesciti yaktırarak müslümanlar arasında fitne kaynağı
olmasına izin vermemiştir. Ve Alllah c.c o mescidi yıktırmıştır. Tevbe,
9/107-110.”
DIRAR mescidi olayı gibi
bu kez yapılamayan protokol camii yerine hızını alamadı kin ve intikam hırsıyla
okul öğrencilerini kışın ortasında Tekkeköy’e yatılı ortaokuldan bozma binalara
postaladılar . Protokol cami tutmayınca da bu kez de “park bahçe yapacağım” diyor.
İŞTE YATILI ORTAOKULDAN BOZMA OKUL VE YATAKHANESİ BUYURUN BAKIN
Peki sayın Valimiz “okul yapmak için arsa bulamıyoruz”
diye beyanat verirken Sayın eski başkan Yusuf Ziya Yılmaz hangi dünyada yaşıyor
da okul yapılacak yeri park yapmaya and içmiş. Sayın Yusuf Ziya Yılmaz
parklarda bahçelerde mi okudu?
Şimdi Valimize mi inanacağız! sayın Cumhurbaşkanına mı inanacağız! Yusuf Ziya Yılmaz’a mı? Biz okul
yapılsın istiyoruz sizin gibi. Samsun’a ikinci Üniversite yapılmasına da emeği geçenlere evet
deyip teşekkür ediyoruz.
O okulun arazisi ile
ilgili İdare Mahkemesinden, Bölge İdare Mahkemesinden ve Danıştay 8.
Dairesinden okul aile birliğinin haklılığı hakkında karar var. “Oraya okul yapılacaktır. Belediyenin öne sürdükleri
gerçek dışıdır” demektedir. Ayrıca Maliye Bakanlığı Samsun Defterdarlığı
ile Milli Eğitim Bakanlığı İl Milli Eğitim Müdürlüğü’de okul yapımı için görüş
bildirip “Belediyenin aldığı kararlara”
itiraz edip gerçek dışıdır” diyor. Belediye bunca mahkeme kararı olmasına
rağmen hala komisyonlarda İl Genel Meclisinde aynı kararları alıp bozuk bant
gibi yeniden olayı sulandırıp tekrar tekrar oyunlar sergiliyor. Bu ülkeye bu
oyunlar yakışıyor mu? Biz halk değil miyiz? Mahkemeler karar vermiş
Belediye mahkeme kararını uygulamıyor ve yok sayıyor. Ondan sonra Sayın Cumhurbaşkanı ve
Valimiz “Şu kadar derslik okul yaptık.
Şu kadar derslik daha yapacağız arazi yok” deniyor. Başkanımızda orada park
yapacağım diyor. Demek ki olayın özü arazisinin rant kokmasında. Başka
açıklaması var mı? bu sahnelenen oyunlardan sonra!.
İşte mahkeme kararları
Buyurun sizlerde bakın, uygulansın. “Ülkemizde adalet var
mı yok mu bizde hep birlikte görelim, bizde bilelim” ;
Samsun 1nci İdare
Mahkemesinin Esas No:2017/961, Karar No:2018/660 09/05/2018 tarihli
kararı
Samsun Bölge İdare
Mahkemesinin 2 nci Dava Dairesinin Y.D İtiraz No: 2017/597 sayılı kararı
Samsun Bölge İdare Mahkemesinin Y.D İtiraz No
: 2014-567 sayılı kararı
Danıştay 8 nci dairesinin Karar No: 2015/5660 sayılı kararı
Danıştay 8 nci dairesinin Karar No: 2015/5660 sayılı kararı
M.E.B.LIĞI İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ'NÜN BELEDİYENİN İŞLEMLERİNE İTİRAZ VE MAHKEMEYE MÜDAHİL YAZISI
M.B.LIĞI İL DEFTERDARLIĞININ BELEDİYENİN İŞLEMLERİNE İTİRAZ VE MAHKEMEYE SUÇ DUYURUSU YAZISI
İŞTE BELEDİYEMİZİN ONCA YÜKSEK YARGI KARARINA RAĞMEN YENİDEN OYUNLARA GİRİŞTİĞİ İL GENEL MECLİSİ KARAR TUTANAĞI
Hukuk devletinde miyiz. Sizler devletin en tepesinde kanunların
yürütücüsüsünüz. Peki, bunca mahkeme kararı varken Büyükşehir Belediyesi hangi
kanunla gerekçe ile yargı kararlarını uygulamıyor. Bunu defalarca Sayın Başbakana, Sayın Cumhurbaşkanına yazdım. “Devlet yargı kararlarını ve
kanunları uygulamıyorsa kayırmacı olarak uyguluyorsa o zaman tüm vatandaşlar
bizde uymuyoruz yargı kararlarına dersek!” ne olacaktır? Yada bu
Belediyemiz başka devletin belediyesi ise bizde oraya başvuralım olsun bitsin.
Ne bekleniyor anlamadık.
Üç kez aile birliği adına Sayın Yusuf Ziya Yılmaz’dan randevu talep ettik randevumuza
cevap bile vermeyen başkan şimdi milletvekili adayı olarak biz halkın karşısına
çıkıyor! Şimdi biz ona hangi açıdan bakıp güveneceğiz !
Yeni başkanımızdan da
randevu talep ettik maalesef bizi halk olarak kabul edip randevu vermedi! Ne
oldu şimdi? Verdiğimiz oylar ne oldu? Hesap sormayacak mıyım?
O araziyi ele geçirmek
için aşırı solcu bir okul aile birliği diye basına da karalandık. Ben ülkücüyüm
Sayın Cumhurbaşkanına ve Başbakana bile yazmaktan çekinmedim. Bu adalete güvensizliğe halkı teşvik etmek değil midir? Bu suç değil midir?
En son o okulun yerini
moloz çöp dökme yeri yaptı. Kısacası
moloz park. Yüzlerce de kamyon toprak ve çöpü oraya döktü. O ağaçları kurumakla
kaderine terk etti
Sayın Yusuf Ziya Yılmaz. Eseri ile öğünsün doya doya da baksın Molozpark resimlerine…
BAKIN BU OKULUN ÖĞRENCİLERİ AKILLI OKUL PROJESİ ÜRETİP ULUSAL VE AVRUPA'DA PROJE KAZANDI. BU PROJEYİ TÜRKİYE'DE VE AVRUPA'DA TEK OLACAK OKULUN YAPILMASINI İSTİYORUZ
KLİNİKLER
ÖĞRENCİ PANSİYONU
Sayın Yusuf Ziya Yılmaz. Eseri ile öğünsün doya doya da baksın Molozpark resimlerine…
BAKIN BU OKULUN ÖĞRENCİLERİ AKILLI OKUL PROJESİ ÜRETİP ULUSAL VE AVRUPA'DA PROJE KAZANDI. BU PROJEYİ TÜRKİYE'DE VE AVRUPA'DA TEK OLACAK OKULUN YAPILMASINI İSTİYORUZ
KLİNİKLER
ÖĞRENCİ PANSİYONU
İşte belgeler
Bu ülkede adalet varsa
hukuk varsa gereğinin yapılmasını arz ediyoruz.
Halka artık yargı ve
adalet açısından güven gelmesini istiyoruz.
BU YARGI KARARLARININ
UYGULANMASI İÇİN BAŞBAKANLIĞA BAŞVURDUĞUM YAZI
1801020072 Başvuru
Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
İLGİ:
a. Samsun 1nci İdare Mahkemesinin Esas No:2017/961, Karar No:2018/660
09/05/2018 tarihli kararı
b. 1800653297 sayılı başvurum
c. 1701878725 sayılı başvurum
d 1701750694 sayılı başvurum
e 1701828605 sayılı başvurum
f. 1701699065 sayılı başvurum
g 1701696480 sayılı başvurum
h 1701711725 sayılı başvurum
ı. http://www.gazetearena.com/makale/egitimde-kalite-yukseliyor/ 21 Nisan 2018 tarihli Gazete Arena Mahalli gazete baskısı
i. Samsun Bölge İdare Mahkemesinin 2 nci Dava Dairesinin Y.D İtiraz No: 2017/597 sayılı kararı
j. Samsun Bölge İdare Mahkemesinin Y.D İtiraz No : 2014-567 sayılı kararı
k. Danıştay 8 nci dairesinin Karar No: 2015/5660 sayılı kararı
l. Milli Eğitim Bakanlığının 23.2.2018 gün ve SAYI: 38473911-754-E-3927828 sayılı okul arazisi ile ilgili olumsuz görüşü
m. M.B Defterdarlık Kızılırmak Milli Emlak Müdürlüğü 07.07.2017,Sayı :81249893-300-[55010100085]-9984 (1700869790) olumsuz görüş yazısı
n. Samsun Büyükşehir Belediyesi il genel meclisi İmar,hukuk,bayındır Komisyonunun tutanağı 10-11-12.04.2018 tarihli tutanağı
1. İlgi a ile Samsun Atakum Veteriner Tarım Meslek lisesinin yıkılmasını müteakip arazisinin Samsun Büyük Şehir Belediyesince türlü imar engellemeleri ile karşı karşıya kaldığımızdan 1 nci idare Mahkemesi de buradaki Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve İl Belediye Mesclisinin almış olduğu kararla hukuksuzluğu bir kez daha teyit edilmiştir.
2. Bu arada Sayın Samsun Valimiz Osman Kaymak'ın “İlimizde tekli eğitime geçmek için bin 200 dersliğe ihtiyacımız vardı. Şu anda 800 dersliğin inşaatı devam ediyor. 400 dersliği de 2019 sonu itibariyle bitirmek zorundayız. Samsun'da kaynaktan öte arsa sorunu yaşıyoruz. Özellikle İlkadım, Atakum ve Canik'te arsa sorunu yaşıyoruz. Kaynak problemimiz de var ancak hayırsever Samsunlu iş adamlarının desteğini bekliyoruz. “ mahalli basına beyan vermesini de manidar bulup takdirlerinize arz ediyorum.
3. Samsun Büyükşehir Belediyesi, il genel meclisinin İmar,hukuk,bayındır Komisyon tutanağı ile Samsun Atakum Veteriner Tarım Meslek Lisesinin arazisine okul yaptırmayacağım bizim parka ihtiyacımız var orayı “Kentpark yapacağım” diyor. Sayın valim diyor ki :” Bölgede okul yapılmaya arsa yok”, Belediye başkanımız diyor ki : “Ben o okulun arazisine park yapacağım”.diyor Sayın Başbakanım bu ne tezatlıktır? Halk tabiri ile buna demezler mi? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ! Dilim varmıyor ama ortada ki durum bu değil midir?
4. Kaldı ki İlgi i : k ile Bölge İdare mahkemesi, Danıştay 8 nci Dairesi de Okul aile birliğini haklı bulmuş buradaki arazinin Milli Eğitim Bakanlığı adına okul yapımı adına tahsis edilmiş bir arazi olduğunu tescil etmiş buraya okul yapılmasına hükmetmiştir. Aynı zamanda İLGİ l : m ile Büyükşehir Belediyesinin belirtmiş olduğu kararların tümü cami yapımı amacıyla yapılmış yazılardan ibaret olduğunu belirtmişler, burada bir kamu zararının oluştuğunu ve suç duyurusunda bulunmuşlardır. Yine İLGİ a da görüleceği üzerede Mahkeme buradaki kararların cami zamanında ki yazışmalarının olduğunu, geçersiz olduğunu, buradaki düzenlemeleri tamamen durdurmuştur.
5. Büyükşehir Belediyemiz neyin inatlaşmasını yapmaktadır bilmiyoruz. Kamu mallarının istimlak yönetmeliğine göre istimlak edilecek kamu malının eşdeğerinde bir arazi gösterilmesini emrederken bu günümüze kadar karşılığında hiç bir eşdeğer arsayı bilinçli olarak göstermemiştir. Hiç bir uzlayışı görüşmeye girmemiştir. Kaç kez randevu talep edildiyse de randevu verilmemiştir. Biz Vatandaş değil miyiz sayın Başbakanım. Bende bu yerel yönetime oy verdim. Karşılığında bunu mu bulacağım. Kaç kez randevu talep ettim Büyükşehir Belediye Başkanımız randevuma olumlu olumsuz cevap vermemiştir.
6. Sayın Başbakanım. Bir tarafta Sayın Valimizin Atakum, Canik ve İlk adım bölgesinde okulluk arsa bulamıyoruz beyanatı, diğer taraftan Belediye Başkanımızın okulu yıkıp, tüm yargının okul yapılacak kararına rağmen ısrarla inatla park yapacağım inatlaşması. Takdirinize bırakıyorum. Bu okullar bizim okullarımız. Bu yargı, Bu hukuk ne için vardır? Bu Belediyemiz hangi devletin belediyesidir. Eğer Belediyemiz "Ben hukuğu tanımıyorum, uygulamıyayacağım" deme lüksü var mıdır? Bize açıkça belirtin de biz hangi ülkenin vatandaşıyız, hangi ülkeye tabiyiz o ülkeye gidip başvuralım. Suç duyurusunda da bulunsam kar etmiyor. Böyle bir kinci bir anlayış devlet makamlarına yakışıyor mu sayın Başkanım. Bu okul, bu öğrenciler, bu veliler her üç ayda bir bozuk takılan bir bozuk bant gibi ikide bir mahkeme kapılarına mı taşınacağız. Bu devletin başka sorunları yok mudur?. Devlet vatandaşına ceberut anlayışı güdebilir mi? Adalet ilkesini misyon edinmiş Adalet ve Kalkınma Partimizin kurucularındansınız. Bende hiç bir zaman ülkücü kimliğimi zatıalinizden ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan saklamadım.
7. Tüm kararlar EK'tedir. Yapılan bu hukuksuzluklar ve davranışlar vatandaş olarak ağırıma gitmektedir. Eğer hukuk devletinde isek yargı kararlarının uygulanmasını zatınızca emir verilmesini arz ederim.
b. 1800653297 sayılı başvurum
c. 1701878725 sayılı başvurum
d 1701750694 sayılı başvurum
e 1701828605 sayılı başvurum
f. 1701699065 sayılı başvurum
g 1701696480 sayılı başvurum
h 1701711725 sayılı başvurum
ı. http://www.gazetearena.com/makale/egitimde-kalite-yukseliyor/ 21 Nisan 2018 tarihli Gazete Arena Mahalli gazete baskısı
i. Samsun Bölge İdare Mahkemesinin 2 nci Dava Dairesinin Y.D İtiraz No: 2017/597 sayılı kararı
j. Samsun Bölge İdare Mahkemesinin Y.D İtiraz No : 2014-567 sayılı kararı
k. Danıştay 8 nci dairesinin Karar No: 2015/5660 sayılı kararı
l. Milli Eğitim Bakanlığının 23.2.2018 gün ve SAYI: 38473911-754-E-3927828 sayılı okul arazisi ile ilgili olumsuz görüşü
m. M.B Defterdarlık Kızılırmak Milli Emlak Müdürlüğü 07.07.2017,Sayı :81249893-300-[55010100085]-9984 (1700869790) olumsuz görüş yazısı
n. Samsun Büyükşehir Belediyesi il genel meclisi İmar,hukuk,bayındır Komisyonunun tutanağı 10-11-12.04.2018 tarihli tutanağı
1. İlgi a ile Samsun Atakum Veteriner Tarım Meslek lisesinin yıkılmasını müteakip arazisinin Samsun Büyük Şehir Belediyesince türlü imar engellemeleri ile karşı karşıya kaldığımızdan 1 nci idare Mahkemesi de buradaki Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve İl Belediye Mesclisinin almış olduğu kararla hukuksuzluğu bir kez daha teyit edilmiştir.
2. Bu arada Sayın Samsun Valimiz Osman Kaymak'ın “İlimizde tekli eğitime geçmek için bin 200 dersliğe ihtiyacımız vardı. Şu anda 800 dersliğin inşaatı devam ediyor. 400 dersliği de 2019 sonu itibariyle bitirmek zorundayız. Samsun'da kaynaktan öte arsa sorunu yaşıyoruz. Özellikle İlkadım, Atakum ve Canik'te arsa sorunu yaşıyoruz. Kaynak problemimiz de var ancak hayırsever Samsunlu iş adamlarının desteğini bekliyoruz. “ mahalli basına beyan vermesini de manidar bulup takdirlerinize arz ediyorum.
3. Samsun Büyükşehir Belediyesi, il genel meclisinin İmar,hukuk,bayındır Komisyon tutanağı ile Samsun Atakum Veteriner Tarım Meslek Lisesinin arazisine okul yaptırmayacağım bizim parka ihtiyacımız var orayı “Kentpark yapacağım” diyor. Sayın valim diyor ki :” Bölgede okul yapılmaya arsa yok”, Belediye başkanımız diyor ki : “Ben o okulun arazisine park yapacağım”.diyor Sayın Başbakanım bu ne tezatlıktır? Halk tabiri ile buna demezler mi? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu ! Dilim varmıyor ama ortada ki durum bu değil midir?
4. Kaldı ki İlgi i : k ile Bölge İdare mahkemesi, Danıştay 8 nci Dairesi de Okul aile birliğini haklı bulmuş buradaki arazinin Milli Eğitim Bakanlığı adına okul yapımı adına tahsis edilmiş bir arazi olduğunu tescil etmiş buraya okul yapılmasına hükmetmiştir. Aynı zamanda İLGİ l : m ile Büyükşehir Belediyesinin belirtmiş olduğu kararların tümü cami yapımı amacıyla yapılmış yazılardan ibaret olduğunu belirtmişler, burada bir kamu zararının oluştuğunu ve suç duyurusunda bulunmuşlardır. Yine İLGİ a da görüleceği üzerede Mahkeme buradaki kararların cami zamanında ki yazışmalarının olduğunu, geçersiz olduğunu, buradaki düzenlemeleri tamamen durdurmuştur.
5. Büyükşehir Belediyemiz neyin inatlaşmasını yapmaktadır bilmiyoruz. Kamu mallarının istimlak yönetmeliğine göre istimlak edilecek kamu malının eşdeğerinde bir arazi gösterilmesini emrederken bu günümüze kadar karşılığında hiç bir eşdeğer arsayı bilinçli olarak göstermemiştir. Hiç bir uzlayışı görüşmeye girmemiştir. Kaç kez randevu talep edildiyse de randevu verilmemiştir. Biz Vatandaş değil miyiz sayın Başbakanım. Bende bu yerel yönetime oy verdim. Karşılığında bunu mu bulacağım. Kaç kez randevu talep ettim Büyükşehir Belediye Başkanımız randevuma olumlu olumsuz cevap vermemiştir.
6. Sayın Başbakanım. Bir tarafta Sayın Valimizin Atakum, Canik ve İlk adım bölgesinde okulluk arsa bulamıyoruz beyanatı, diğer taraftan Belediye Başkanımızın okulu yıkıp, tüm yargının okul yapılacak kararına rağmen ısrarla inatla park yapacağım inatlaşması. Takdirinize bırakıyorum. Bu okullar bizim okullarımız. Bu yargı, Bu hukuk ne için vardır? Bu Belediyemiz hangi devletin belediyesidir. Eğer Belediyemiz "Ben hukuğu tanımıyorum, uygulamıyayacağım" deme lüksü var mıdır? Bize açıkça belirtin de biz hangi ülkenin vatandaşıyız, hangi ülkeye tabiyiz o ülkeye gidip başvuralım. Suç duyurusunda da bulunsam kar etmiyor. Böyle bir kinci bir anlayış devlet makamlarına yakışıyor mu sayın Başkanım. Bu okul, bu öğrenciler, bu veliler her üç ayda bir bozuk takılan bir bozuk bant gibi ikide bir mahkeme kapılarına mı taşınacağız. Bu devletin başka sorunları yok mudur?. Devlet vatandaşına ceberut anlayışı güdebilir mi? Adalet ilkesini misyon edinmiş Adalet ve Kalkınma Partimizin kurucularındansınız. Bende hiç bir zaman ülkücü kimliğimi zatıalinizden ve Sayın Cumhurbaşkanımızdan saklamadım.
7. Tüm kararlar EK'tedir. Yapılan bu hukuksuzluklar ve davranışlar vatandaş olarak ağırıma gitmektedir. Eğer hukuk devletinde isek yargı kararlarının uygulanmasını zatınızca emir verilmesini arz ederim.
Ekli
Dosyalar:
1.idare mahkemesi-1.jpg 1.idare mahkemesi-2.jpg 1.idare mahkemesi-3.jpg 1.idare mahkemesi-4.jpg Bölge İdare Başkanlığı son karar İtiraz No
2017597ı-1.jpg Bölge İdare Başkanlığı son karar İtiraz No
2017597ı-2.jpg Bölge İdare Başkanlığı son karar İtiraz No
2017597ı-3.jpg SAMSUN BÖLGE İDARE MAHKEMESİ-1.jpg SAMSUN BÖLGE İDARE MAHKEMESİ-2.jpg DANIŞTAY-1.jpg DANIŞTAY-2.jpg DANIŞTAY-3.jpg defterdar suç duyurusu.jpg M.E Bakanlığının 23.2.2018 tarihli okul arazisi
ile ilgili olumsuz görüşü.jpg Milli Eğitim Bakanlığı avukatının Mahkemeye
yazdığı Okul Lehine İmar değişikliği itirazı-1.jpg Milli Eğitim Bakanlığı avukatının Mahkemeye
yazdığı Okul Lehine İmar değişikliği itirazı-2.jpg Milli Eğitim Bakanlığı avukatının Mahkemeye
yazdığı Okul Lehine İmar değişikliği itirazı-3.jpg Milli Eğitim Bakanlığı avukatının Mahkemeye
yazdığı Okul Lehine İmar değişikliği itirazı-4.jpg Samsun Büyükşehir
Belediyesi il genel meclisi nin İmar,hukuk,bayındır Komisyon tutanağı.jpg
Başvuru hareketleri için tıklayınız.
13.06.2018 14:50 tarihinde internet
üzerinden başvuru alındı.
19.06.2018 15:39 tarihinde BİMER
tarafından SAMSUN VALİLİĞİ tarafına sevk edildi.
BU YAZI İLE SAYIN CUMHURBAŞKANINA YAZDIĞIM YAZI
Sayın Başbakana, Sayın Cumhurbaşkanına yazdıklarımı da gördünüz. Evet hepsini tek tek tüm halkımıza arz etmiş oldum. Sizlerde gördünüz. İnceleyin tek tek inceleyin.Bu adalet sadece bize mi var? Bu adalet kişilere göre ayrı ayrı mı var? Biz bu ülkenin halkı değil miyiz. Şimdi bu adaletin nasıl tecelli edeceğini hep birlikte göreceğiz. Tabi ülkemizde adalet varsa !!!
Saygılarımla
Mustafa Kemal Bektaş
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)