#1701260397 Başvuru
Detayı
Başvuru Tarihi:
Başvuru Yolu:
Başvuru Tipi:
Sayın
Başbakanım;
Uzun süre gözlemlediğim Belediyeler deki Zabıta Teşkilatının reorganize olmasına büyük ihtiyaç duyulduğu kanısındayım.
Zabıta teşkilatı : KAVAS BAŞI BOSTANCI BAŞI İHTİSAB NEFERİ Günümüzde ise Zabıta teşkilatı profesyonel bir teşkilat olarak birimler olarak ayrılmakta her birim kendi arasında profesyonelce işlerini yürütmektedir. Yerel yönetimlerde Zabıta teşkilatı Belediyelerin Gözü Kulağı Ayağı durumundadır.
Türklerin kurduğu her büyük devletin idari yapılanmasında yer almışlardır. Osmanlı döneminde Subaşı rütbesiyle zabıta işlerinin yanında, belediye işlerini de yürüttüler.
Zabıta hizmetlerinde hizmeti alanların ihtiyaçlarına paralel olarak, Yasakçılarla birlikte gece güvenliğini sağlamak üzere Asesler devreye sokuldu. Bu uygulama biçimi, Osmanlı Devletinde de devam etti ve her kentte huzur ve güvenliği sağlamak üzere Kadı´nın yanında Subaşılar görevlendirildi.
11 Mayıs 1953 tarihinde 6085 sayılı Karayolları Trafik Kanunun yürürlüğe konularak, trafiğin düzenini ve denetimini sağlamak üzere Trafik Zabıtası kuruldu. Değişen dünya şartlarında toplumsal olayların artış göstermesi üzerine 1965 yılında çıkarılan "Toplum Zabıtası Kurulması Hakkında Kanunla il emniyet müdürlükleri bünyesinde toplumsal olaylara müdahale etmek üzere Toplum Zabıtası Müdürlükleri kuruldu.
2000 yıllara gelindiğinde ise, 2005 yılında yeniden düzenlenen 5393 sayılı Belediye Kanunu ile Zabıta hizmetleri son şeklini almıştır
Ancak günümüzde bu teşkilatın yenilenmesine ihtiyaç duyulduğu kanısındayım.
Zabıta teşkilatı "Municipal Police" bu ifade Belediye Zabıta'nın Avrupa'daki karşılığıdır. Zabıta Türkiye'de bu ifadelerle tanımlanmaya, Kent Polisi yada Belediye Polisi olarak büyük bir değişime ihtiyaç duyulmaktadır.
Kanunları incelediğimizde bazı düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulduğu aşikardır.
6085 Sayılı Yasayla T.C.Karayolları Kanununda Yer Alan Trafik Zabıtası Kurulmuş olsaydı bu tartışmalar ya olmazdı yada daha farklı boyutta olurdu,
Belediye Zabıtası;
a)Belediye Başkanının özel hafiyesi olmaktan
b)Yasalarda verilen görevleri yetkisi dahilinde zorlamaktan kaçmakla,
c)Masa başı memurla arasındaki farkı kavrayıp taleplerini mesleki yönde geliştirmedikçe
d)Siyasi etkilerden arınıp kurumlaşmadıkça
HİÇBİR YERE VARILAMAYACAĞI GİBİ Yargıda adelette yaptığı işte uzman olmasa bile yetkili kabul edilmedikçe bir yere varılamayacağı kanısındayım
Yine 657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA Genel idari hizmetler sınıfında memur olmasına, Görevlerini Devretme gibi bir yasal mevzuat olmamasına rağmen taşra belediyelerde işçi personele Belediye Zabıta Görevi Yaptırıldığı Belge düzenlettirildiği,. Büyük şehirlerde uyduruk zabıta üniforması giydirilip maaşını vakıftan alan personel çalıştırılıyor Komiser Yardımcısı ve Başkomiser Rütbeleri Kaldırılmış ama halen atanmamış olduğu halde rütbe taşıyanlar dahi teşkilat da Yani adamı fen işlerinde amele İtfaiyede itfaiye eri veya temizlik görevlisi olarak görmeniz mümkün. Çünkü belediye başkanı zabıta olmayanı zabıta yaptıkları duyulmaktadır..Bu kişilerin belge düzenlemesiyle Sahtekarlık yapmadığını kim söyleyebilir.
Avrupa birliğinin çoğunluğunda belediye zabıtası yoktur olanlara Şehir polisi Denir onlarda Mahalle Polis karakolu ve Muhtarlık gibi birimler bulunmamaktadır
Özlük Hakları güvence altında olmayan memura Görev yaptıramazsınız.
Komşumuz Yunanistan'da usulsüz durumundan dolayı cezalandırılan kişinin itirazı Belediye Mahkemesinde tek celsede görülür, Haklı olan vatandaşa memur tazminat öder Haksız olan vatandaş cezası misli katlanır ayrıca yargılama ve personel giderini ödemekle yükümlü olur.
Kanun Numarası : 5393 Kabul Tarihi : 3/7/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 13/7/2005 Sayı : 25874 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 44 Sayfa: Belediye Kanunu ile Resmi Gazete Tarihi: 11.04.2007 Resmi Gazete Sayısı: 26490 sayılı Belediye zabıta Yönetmeliği hazırlandığında ülkemizde şehir içlerinde halkı tehdit edecek bombalama olayları ya da terörist sarkmaları fazla yokdu.Terörist faaliyetleri ücra yerlerde yapılmaktaydı. Bildiğiniz gibi artık şehirde duraklarda, Parklarda her tarafında terörist faaliyetleri olabilir ki örnekleri mevcuttur. 5393 sayılı belediyeler Kanununa göre Zabıta teşkilatı oluşturulur derken Zabıta Yönetmeliğinin 45.Maddesinde "Belediye zabıta personeline görevleri esnasında karşılaştıkları direniş ve fiili saldırı durumunda kullanılmak üzere göz yaşartıcı sprey, kask ve kalkan gibi savunma amaçlı teçhizat verilebilir." denmektedir.Yine Madde 48 de "Zabıta personeline teslim edilmiş vasıta, malzeme, teçhizat ve eşyanın kaybolması, tahribi, kötü, hor ve amaç dışı kullanımı durumunda kanunların ilgili hükümleri uygulanır." demektedir.
Şimdi toplumsal olarak terörizm faaliyetlere en son olarak uygulamaya başlanılan Çarşı ve mahalle bekçileri Kanunu (Resmî Gazete ile yayımı : 22 . 7 . 1966 - Sayı : 12355) No. Kabul tarihi 772 14 . 7 . 1966 gereğince gece bekçileri ihdas edilmiştir.
Bütün bu oluşumlar karşısında bir emniyet görev ve yetki dağılımında parçalanmış bir görüntü teşkil etmektedir. Gerek Zabıta Personelinin ve gerekse Gece bekçilerinin teçhizatı terör olaylarına göre yetersizdir. Gece bekçilerini emniyet teşkilatı tamamlarsa da zabıta teşkilatı kendisini nasıl tamamlayacaktır. En basiti bir bina yıkımında eli kolu bağlı yapacakları bir şey yoktur. Polis olmadan asla bir şey yapamazlar.
Nasıl ki Jandarma teşkilatı Genelkurmaydan ayırılıp İçişleri Bakanlığına bağlandıysa Gece bekçileri de ayrı statü ile emniyet teşkilatına bağlanıyorsa en mantıklı ve en doğru olanı bekçi teşkilatı ile zabıta teşkilatını bir teşkilatda yapılandırılmalı silahlı ve özel yetkili aynı kent polisi gibi görev yapar hale getirilmedikden sonra çözümünün mümkün olmayacağı kanısındayım. Zabıta Teşkilatı aynı polis teşkilatı gibi görev, yetki, kadro, rütbe ve malzeme teşkil edilmedikçe Gece bekçiliği de Zabıta personeli de layıki ile görev yapmaları mümkün olamayacağı gibi beraberinde ki sorunlarda devem edilecektir kanısındayım.
Bilgilerinize arz ederim.
Uzun süre gözlemlediğim Belediyeler deki Zabıta Teşkilatının reorganize olmasına büyük ihtiyaç duyulduğu kanısındayım.
Zabıta teşkilatı : KAVAS BAŞI BOSTANCI BAŞI İHTİSAB NEFERİ Günümüzde ise Zabıta teşkilatı profesyonel bir teşkilat olarak birimler olarak ayrılmakta her birim kendi arasında profesyonelce işlerini yürütmektedir. Yerel yönetimlerde Zabıta teşkilatı Belediyelerin Gözü Kulağı Ayağı durumundadır.
Türklerin kurduğu her büyük devletin idari yapılanmasında yer almışlardır. Osmanlı döneminde Subaşı rütbesiyle zabıta işlerinin yanında, belediye işlerini de yürüttüler.
Zabıta hizmetlerinde hizmeti alanların ihtiyaçlarına paralel olarak, Yasakçılarla birlikte gece güvenliğini sağlamak üzere Asesler devreye sokuldu. Bu uygulama biçimi, Osmanlı Devletinde de devam etti ve her kentte huzur ve güvenliği sağlamak üzere Kadı´nın yanında Subaşılar görevlendirildi.
11 Mayıs 1953 tarihinde 6085 sayılı Karayolları Trafik Kanunun yürürlüğe konularak, trafiğin düzenini ve denetimini sağlamak üzere Trafik Zabıtası kuruldu. Değişen dünya şartlarında toplumsal olayların artış göstermesi üzerine 1965 yılında çıkarılan "Toplum Zabıtası Kurulması Hakkında Kanunla il emniyet müdürlükleri bünyesinde toplumsal olaylara müdahale etmek üzere Toplum Zabıtası Müdürlükleri kuruldu.
2000 yıllara gelindiğinde ise, 2005 yılında yeniden düzenlenen 5393 sayılı Belediye Kanunu ile Zabıta hizmetleri son şeklini almıştır
Ancak günümüzde bu teşkilatın yenilenmesine ihtiyaç duyulduğu kanısındayım.
Zabıta teşkilatı "Municipal Police" bu ifade Belediye Zabıta'nın Avrupa'daki karşılığıdır. Zabıta Türkiye'de bu ifadelerle tanımlanmaya, Kent Polisi yada Belediye Polisi olarak büyük bir değişime ihtiyaç duyulmaktadır.
Kanunları incelediğimizde bazı düzenlemelerin yapılmasına ihtiyaç duyulduğu aşikardır.
6085 Sayılı Yasayla T.C.Karayolları Kanununda Yer Alan Trafik Zabıtası Kurulmuş olsaydı bu tartışmalar ya olmazdı yada daha farklı boyutta olurdu,
Belediye Zabıtası;
a)Belediye Başkanının özel hafiyesi olmaktan
b)Yasalarda verilen görevleri yetkisi dahilinde zorlamaktan kaçmakla,
c)Masa başı memurla arasındaki farkı kavrayıp taleplerini mesleki yönde geliştirmedikçe
d)Siyasi etkilerden arınıp kurumlaşmadıkça
HİÇBİR YERE VARILAMAYACAĞI GİBİ Yargıda adelette yaptığı işte uzman olmasa bile yetkili kabul edilmedikçe bir yere varılamayacağı kanısındayım
Yine 657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA Genel idari hizmetler sınıfında memur olmasına, Görevlerini Devretme gibi bir yasal mevzuat olmamasına rağmen taşra belediyelerde işçi personele Belediye Zabıta Görevi Yaptırıldığı Belge düzenlettirildiği,. Büyük şehirlerde uyduruk zabıta üniforması giydirilip maaşını vakıftan alan personel çalıştırılıyor Komiser Yardımcısı ve Başkomiser Rütbeleri Kaldırılmış ama halen atanmamış olduğu halde rütbe taşıyanlar dahi teşkilat da Yani adamı fen işlerinde amele İtfaiyede itfaiye eri veya temizlik görevlisi olarak görmeniz mümkün. Çünkü belediye başkanı zabıta olmayanı zabıta yaptıkları duyulmaktadır..Bu kişilerin belge düzenlemesiyle Sahtekarlık yapmadığını kim söyleyebilir.
Avrupa birliğinin çoğunluğunda belediye zabıtası yoktur olanlara Şehir polisi Denir onlarda Mahalle Polis karakolu ve Muhtarlık gibi birimler bulunmamaktadır
Özlük Hakları güvence altında olmayan memura Görev yaptıramazsınız.
Komşumuz Yunanistan'da usulsüz durumundan dolayı cezalandırılan kişinin itirazı Belediye Mahkemesinde tek celsede görülür, Haklı olan vatandaşa memur tazminat öder Haksız olan vatandaş cezası misli katlanır ayrıca yargılama ve personel giderini ödemekle yükümlü olur.
Kanun Numarası : 5393 Kabul Tarihi : 3/7/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 13/7/2005 Sayı : 25874 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 44 Sayfa: Belediye Kanunu ile Resmi Gazete Tarihi: 11.04.2007 Resmi Gazete Sayısı: 26490 sayılı Belediye zabıta Yönetmeliği hazırlandığında ülkemizde şehir içlerinde halkı tehdit edecek bombalama olayları ya da terörist sarkmaları fazla yokdu.Terörist faaliyetleri ücra yerlerde yapılmaktaydı. Bildiğiniz gibi artık şehirde duraklarda, Parklarda her tarafında terörist faaliyetleri olabilir ki örnekleri mevcuttur. 5393 sayılı belediyeler Kanununa göre Zabıta teşkilatı oluşturulur derken Zabıta Yönetmeliğinin 45.Maddesinde "Belediye zabıta personeline görevleri esnasında karşılaştıkları direniş ve fiili saldırı durumunda kullanılmak üzere göz yaşartıcı sprey, kask ve kalkan gibi savunma amaçlı teçhizat verilebilir." denmektedir.Yine Madde 48 de "Zabıta personeline teslim edilmiş vasıta, malzeme, teçhizat ve eşyanın kaybolması, tahribi, kötü, hor ve amaç dışı kullanımı durumunda kanunların ilgili hükümleri uygulanır." demektedir.
Şimdi toplumsal olarak terörizm faaliyetlere en son olarak uygulamaya başlanılan Çarşı ve mahalle bekçileri Kanunu (Resmî Gazete ile yayımı : 22 . 7 . 1966 - Sayı : 12355) No. Kabul tarihi 772 14 . 7 . 1966 gereğince gece bekçileri ihdas edilmiştir.
Bütün bu oluşumlar karşısında bir emniyet görev ve yetki dağılımında parçalanmış bir görüntü teşkil etmektedir. Gerek Zabıta Personelinin ve gerekse Gece bekçilerinin teçhizatı terör olaylarına göre yetersizdir. Gece bekçilerini emniyet teşkilatı tamamlarsa da zabıta teşkilatı kendisini nasıl tamamlayacaktır. En basiti bir bina yıkımında eli kolu bağlı yapacakları bir şey yoktur. Polis olmadan asla bir şey yapamazlar.
Nasıl ki Jandarma teşkilatı Genelkurmaydan ayırılıp İçişleri Bakanlığına bağlandıysa Gece bekçileri de ayrı statü ile emniyet teşkilatına bağlanıyorsa en mantıklı ve en doğru olanı bekçi teşkilatı ile zabıta teşkilatını bir teşkilatda yapılandırılmalı silahlı ve özel yetkili aynı kent polisi gibi görev yapar hale getirilmedikden sonra çözümünün mümkün olmayacağı kanısındayım. Zabıta Teşkilatı aynı polis teşkilatı gibi görev, yetki, kadro, rütbe ve malzeme teşkil edilmedikçe Gece bekçiliği de Zabıta personeli de layıki ile görev yapmaları mümkün olamayacağı gibi beraberinde ki sorunlarda devem edilecektir kanısındayım.
Bilgilerinize arz ederim.
Başvuru hareketleri için tıklayınız.
29.08.2017 12:07 tarihinde internet
üzerinden başvuru alındı.
01.09.2017 17:04 tarihinde BİMER
tarafından İÇİŞLERİ BAKANLIĞI tarafına sevk edildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder