FETVA
KURUMU VE FETÖ ŞARLATANININ DEVLETİN EN GİZLİ BELGELERİYLE NE İŞİ OLABİLİR?
Bu gün farklı bir konu yazacağım.
Sabahtan beridir düşündüm ne yazsam ne yazsam. Bir taraftan Orta doğuda savaş
tam tam sesleri, diğer taraftan ülkemizin ekonomik haberleri, gündem çok yoğun.
Bu gündeme uygun bir yazı belirlemem gerek. Bakalım nasıl bir şey ortaya
çıkacak. İçimden bir fetva kelimesi geçti. Ne alaka diyenleriniz olabilir.
Alakası var efendim gündemimizle ilgili. Şöyle ki:
Önce fetva nedir? Fetva verenin
kimliği ve fetvanın şartları ne olabilir
sonrada alakasını yazacağım.
FETVA: İslâmî bir konuda Kur’an, sünnet ve içtihatlara uygun olarak soruya
yetkili bir kimsenin verdiği cevap, bir meselenin hükmünü belirten veya
zorlukla karşılaşılan bir olay hakkında güçlükleri çözmek için verilen kuvvetli
cevap demektir. Bakın İslami bir konuda
diyor devletin düzeniyle ilgili değil diyor. Devam edelim:
Fetva veren
kimseye müftî denir. Ahmed b. Hanbel ‘e (ö. 241/855) göre
bir kimsenin müftî olabilmesi için kendisinde şu beş vasfın bulunması
gerektiğini söyler:
a) İyi
niyet sahibi olmak ve yalnız Allah rızasını gözetmek. Çünkü kötü niyet,
düşünceyi de kötüleştirir,
b) İlim,
hilim, vakar ve ciddiyet sahibi olmak,
c) Kendisinden
ve bilgisinden emin olmak,
d) Halka
kendi otoritesini kabul ettirmek,
e) Fert
ve toplum olarak insanları tanımak.
FETVA VERMENİN SAKINCALARI NEDİR?
Fetvâ vermek
ya da dinî bir meseleyi aydınlatmak ehli açısından ne kadar büyük bir sevap
getiriyorsa, yeterli birikim ve donanıma sahip olmayanların fetva vermeye
yeltenmesi de bir o kadar günahtır hatta büyük günahlardandır ve haramdır.
“...
Bilmiyorsanız bilenlere / uzmanlarına sorun.” (Nahl, 16/43; Enbiya, 21/7)
Hz. Peygamber (asm) :
“Bilgisi
bulunmadığı halde fetvâ veren onun günahını üstlenir.” (2 Ebû Dâvûd, İlim, 8.)
“Sizin fetva
vermeye en cüretkâr olanınız, cehenneme atılmaya en cesaretli olanınızdır.” (Dârimî,
Mukaddime, 20)
İşte
okudunuz fetva bu kadar sakat bir meseledir.
Müslüman
ülkelerde devlet geleneği oturuncaya kadar fetva kurumu ile savaşlara karar
verilmiş, bir çok sorunlar fetva ile çözülmüştür. Ancak teknolojinin çok iyi
seviyelere gitmesi, savaş silahlarının ve kurallarının elektronik, laser,
kimyasal, manyetik, ışın,biyolojik v.s alanlarında
ilerlemesi sebebiyle fetva ancak dini konularda sınırlı kalmıştır, daha doğrusu
kalmak zorunda olduğu anlaşılmıştır.
Bizim
insanlarımız hangi konu olursa olsun din meselesi konuluşunca hemen zırt diye
konuya atlayıp fetva vermeye başlıyorlar. Bayılıyorlar fetva vermeye. Bilgiçlik
taslayarak ulu orta konuşmaya başlıyorlar. Yada cebine bir gelir koyma
güdüsüyle hareket ediyorlar. Yani istismar bu alanda her tarafa açık…
Mesela
sigara haram mıdır? Sorusuna kimisi haramdır demiş !, kimisi mekruh olduğuna fetva vermiş
!, kimisi mubah olduğunu savunmuş !, kimisi tam bir hüküm belirtmeden
açıklamaya gitmiş !, kimisi de hiçbir şey söylememiş !, susmayı tercih
etmiştir. Bu iş sorumluluk ister.
Ya da kalkar
kutuplarda namaz saatleri nasıldır? Diye sorarlar. İyi de kardeşim sen
kutuplarda mı yaşıyorsun? İlla bir
farklı olduğunu belli edecek ya !..
Neyse biz
konumuza devam edelim
BU ÇAĞDA FETVA VERİP DİNEN ……
ÜLKEYE SAVAŞMAK CAİZDİR DİYEN YÜREKLİ VAR MI?
Biliyorsunuz
silah teknolojisinin kılıç, kalkan, at v.s olduğu boyutta ki olduğu dönemde fetva kurumu kullanılarak Şeyhülislam efendi
“Padişahım İslam dini açısından …. Küffara savaş açmak caizdir” fetvasını
veriverir ona göre hazırlık yapılır savaşa girilirdi. Kazandım mı ne ala “Allah
yardım etti denir. Kaybedince toprak gider tıs yok. Ve sonun da ne oldu taa
“Bulgar zulmüne, Sırp zulmüne, Yunan Batı Trakya zulmüne, Rusya’da ki
soydaşlarımızın zulmüne bu nedenle kaldık. Savaş açtık , oralara insanlarımızı
yerleştirdik ve koruyamadık sonunda… Hatta rasathaneyi bile gavur icadi diye bu
fetva kurumu çalıştırılarak yıktırdılar.
Artık öyle
ulu orta “falan yere savaş caizdir” fetvası veremezsiniz. Bazıları fetva
sistemini özlemiş olabilirler ama artık bunun mümkünatı yoktur. Dini konu da
fetva verilebilir ama devletin bekası gibi hassas konular kullanılarak savaş
v.s amacıyla fetva verilmesi olanaksızdır.
Efendim
emeklide olsam sonuçta askerlik kökeninden geldim. Bakın açayım size bunun
neden mümkün olmayacağını:
Kıt’a yükü mühimmat
var, Kıt’a yükü erzak var, Kıt’a yükü akaryakıt var
Gesap
planları var (Geri savunma), (Köprüler, tünellere kadar yıkılacak yerler,
tankları geçireceğiniz güzergahlar, sığınaklar, araç seferberlik planları, kan
depolaması, su kaynaklarınız,
haritalarınız, her şey bellidir)
Yeşil
birlikler var. (Savaş durumunda yedekler çağırılır, kurulacak birlik yerleri
haritada kayıtlıdır.), Silah sisteminizin menzilleri var, Seyyar hastaneler var,
Tahliye planları var, Ağırlıklar merkezi var
(Sahrada kurulacak çadırlar, mutfaklar, ikmal noktaları v.s)
İstihbarat
var ….. var da var…
AH FETÖ PİSLİĞİ SEN BU ÜLKENİN SAVAŞ
PLANLARINI DİN ADINA ÇALDIRDIN AMERİKA’YA UÇURTTURDUN. SENİN YATACAK YERİN YOK
Gördünüz mü
Fetö ve avanesi devletin çok gizli bilgilerinin olduğu yere girdi tüm planları götürdü
Amerika’ya ortalık karıştı. Açıkçası Devletimizin savaş planları çalındı. O
savaş planlarını hazırlamak bu devletimize ne kadar iş gücüne patladı bileniniz
var mı?
EE Bunların
hangisini müftü bey ya da fetva verecek makam bunu biliyor ve neye göre fetvasını
verecek. Kıt’a yükü erzaklar savaş öncesi tertiplenen birliklere erzak ikmali
yapılıncaya kadar geçen sürede verilecek hazır paketlenmiş sayılmış gıda
miktarıdır. Keza mühimmat da öyle. Artık öyle kılıç kalkanla atla savaş
yapılmıyor. Daha birliğinizden hareket etmeden sizin haberleşme sisteminiz ve
uçaklarınız uzayda ki uydularla kilitleniyor. (Denemesi bedava: Mercedes
arabasını çalın başınıza ne geliyor görün. İçinde iken kilitli kalırsınız.
Uzaydan yeri tespit edilip anında kilitleniyor)
Şimdi örnek
vereyim Amerika, Fransa ve İngiltere Suriye’nin dibine bile gitmeden Akdeniz’den
ya da okyanustan 2-3.000 km. menzilli Toma Hawk füzesi atarak Suriye’yi
çökertebiliyor. Adamların attığı füzeler sadece 250 milyon dolar ediyor. Biz
atsak iki günde borsa dahil her şey çöker. Amerika Suriye’yi vurdu. Peki o
bölgede ki Pyd, Pkk unsurlarının
melanetlerinden bizi kim koruyacak ve kim bize teminat verecek? Orası da ayrı mesele tabi.
Şimdi fetva
verecek bir babayiğit arıyorum. Suriye’ye, Irak’a ya da Amerika’ya “masum
insanlara kimyasal silah kullandın yada öldürdün, Dinimiz açısından sana savaş ilan ediyoruz” diye fetva
verecek.
Gördünüz mü
bir fetva konusu nerelere geldi !, Var mı ? kendisine güvenip fetva verecek bir
babayiğit. !
İşte ATATÜRK
bu nedenle Din işi ayrı devlet işi ayrı olmalı demiştir. (Laiklik) Fetö efendi
gibi bir imamın devletimizin çok gizli belgeleri ile ilgili ne işi olabilir?
Yoksa fetvayı o mu! Verecekti ! Bir imamın ya da avenesinin bu bilgilerle ne
işi olabilir?
Yorumu size
bıraktım.
Saygılarımla
Mustafa
Kemal Bektaş