24 Mayıs 2018 Perşembe

DEVLETLERDE ÖLÜR ÖNCE S.S.C.B, SONRA YUGOSLAVYA, ŞİMDİ DE SIRA A.B.D.DE .. ( BU YAZI DİZİSİNİ İYİ OKUYUN) -1- Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ve tüm dünya için 1991 yılı yeni bir dönüm noktasıdır. Bu tarihten sonra Avrupa ve Asya’nın siyasi haritası değişmiştir. 1990 yılında Demokratik Alman Cumhuriyeti ve Federal Alman Cumhuriyeti'nin birleşmesiyle dünya üzerinde dengeler değişmeye başladı ve Sosyalist iktidarların birer birer düşerek bu durum SSBC'yi büyük bir krize sürükledi.

DEVLETLERDE ÖLÜR  ÖNCE S.S.C.B, SONRA YUGOSLAVYA, ŞİMDİ DE SIRA A.B.D.DE .. ( BU YAZI DİZİSİNİ İYİ OKUYUN) -1-

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) ve tüm dünya için 1991 yılı yeni bir dönüm noktasıdır. Bu tarihten sonra Avrupa ve Asya’nın siyasi haritası değişmiştir. 1990 yılında Demokratik Alman Cumhuriyeti ve Federal Alman Cumhuriyeti'nin birleşmesiyle dünya üzerinde dengeler değişmeye başladı ve Sosyalist iktidarların birer birer düşerek bu durum SSBC'yi büyük bir krize sürükledi. Parçalanmaz denen 1917’de temelleri atılan ve 1922’de kurulan Sovyetler Birliği parçalanıyordu

Yanlış politikalar sonucu gelen ekonomik çöküş milliyetçi taleplerin daha da artmasına sebep oldu. İlk isyan A.B.D. merkezli sivil toplum kuruluşlarının faaliyet gösterdiği ve halkı tahrik ettiği Baltık ülkelerinde oldu. Mart 1990'da Baltık ülkesi Litvanya'nın ayrılığını ilan etti. SSCB buna müdahale etti.

Eylül 1991'den itibaren birlikte bulunan ülkeler birer birer ayrılıklarını ilan etti.

Ukrayna, Azerbaycan, Kazakistan gibi birçok önemli ülkenin bağımsızlığını ilan etmesinden sonra 22.403.000 km'lik yüzölçümüyle dünyanın en geniş ülkesi dağıldı.
1.Rusya 2.Ukrayna 3.Moldova 4.Litvanya 5.Letonya 6.Kazakistan 7.Kırgızistan 8.Gürcistan 9.Özbekistan 10.Tacikistan 11.Türkmenistan 12.Estonya 13.Ermenistan 14.Azerbaycan 15.Belarus
Öte yandan Birinci Dünya Savaşı sonrası 1919 Paris Antlaş­ması gereğince Sırp, Hırvat ve Slovenlerden olu­şan Yugoslavya Krallığı kuruldu. Daha sonra da patlayan  İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Yugoslavya, Al­man işgaline uğramış ve Nazi yanlısı büyük Hırva­tistan Devleti kurulmuş ancak 1945’teki seçimlerde başarılı olan General Tito, altı fe­dere devletten oluşan Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti’ni kurmuştur.
Tito’nun 1980’de ölümünden sonra Yugoslavya’yı oluşturan altı federe devlet başkanının Yugoslavya’yı dönüşümlü olarak yönetmesi belli bir süre istikrarın korunmasına yol açmıştır.
1980’de Dünya ekonomik buhranının Yugoslavya ekonomisini olumsuz etkilemesi, ülkedeki enflasyon oranının hızla yükselmesi, federe cumhuriyetler arasındaki ekonomik farklı­lıklar, aşırı milliyetçi hareketlerin yaygınlaşması nedeniyle; 1991-1995 tarihleri arasında önce Slovenya, Hırvatistan, Makedonya ve Bosna- Hersek Yugoslavya Federasyonu’ndan ayrılarak bağımsız olmuşlar, daha sonrasında da 27 Nisan 1992’de Sırbistan - Karadağ bir araya gelerek Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti”’ni yani küçük Yugoslavya’yı kurarak Yugoslavya fiilen parçalanmış oldu.
1 Ekim 2017’de de İspanya’da ki Katalonya’da referandum yapılarak Avrupa’da da ayrılıklar zincirinin halkalarında çatlamalar belirginleşti. İspanya'da Bask, İngiltere'de İskoçya, Belçika'da Flandra, İtalya'da Padanya, Fransa'da Korsika devamını getirecektir.
Bu parçalanmışların temelini incelersek 2008 yılında ABD'de başlayan finansal krizin ardından AB'nin borç krizine sürüklenmesi de bir diğer etken. Yaşanan krizden en fazla etkilenen ülkeler arasında İspanya da yer alıyor. İspanya, içinde bulunduğu bu krizde, ekonomik açıdan en gelişmiş bölgelerden birisi olan ve İspanya ekonomisinin %20'sini oluşturan Katalonya'ya sırtını yaslamaya çalışması, buradaki bağımsızlık referandumuna giden süreci hızlandırdı.
Avrupa'da bağımsızlık talep eden bölgelerin sayısı hayli yüksek. Bunların başında İspanya'nın bir diğer özerk bölgesi olan Bask Cumhuriyeti geliyor. İspanya'nın diğer bölgelerine göre yaşam standardının daha yüksek olduğu Bask bölgesi, gelirlerini merkezî hükümetle paylaşmak istemiyor.
Bir diğer bağımsızlık talebinde bulunan bölge İskoçya. 300 yıl boyunca Birleşik Krallığa bağlı yaşayan İskoçlar, her ne kadar yerel bir meclise sahip olsalar da bağımsız bir yönetim kurma isteklerini sık sık dile getiriyor. İngiltere'nin AB'den ayrılması ile tekrar yükselen bu sesler, 2018 yılında bağımsızlık referandumu planlıyor.
Belçika'nın üç federal bölgesinden biri olan ve bağımsızlık talebi bulunan  Flaman bölgesinde (Flandra) halk gelirlerin ülkenin diğer kesimleriyle paylaşılmasından memnun değil. Fransa ve Almanya arasında tampon bir bölge ve stratejik denge unsuru olan Flandra'nın Belçika'dan olası bir ayrılığının Fransa ve Almanya'yı savaşın eşiğine getirebileceği yorumları yapılıyor.
İtalya'nın kuzeyinde yer alan Padanya'da ayrılıkçı hareketin önderleri 1990'da bağımsızlık istemiş, 2000'lerde ılımlı bir çizgiye oturmuştu. Fakat şimdi tekrar bağımsızlığın gündeme alınmasından endişe ediliyor.
Sosyal hayat, dil ve kültür olarak Fransa'nın diğer yerlerinden farklı olan Korsika başta olmak üzere Bretonya ve Alzas gibi bölgelerin de benzer bir talepte bulunmasından endişe ediliyor.
Almanya'da ülke ekonomisinin yükünü büyük ölçüde çeken Bavyera; Danimarka'da özerk bir yönetime sahip Faroe Adaları; Doğu Ukrayna; Yunanistan'ın güneybatısında yer alan Çamerya ve Batı Trakya bağımsızlık seslerinin yükselme ihtimali olan diğer bölgeler.
 Katalonya'da gerçekleşen bağımsızlık referandumunun Balkan coğrafyasını etkileyerek bir domino taşları misali peş peşe bağımsızlıklarını ilan etmeleri her an gün yüzüne çıkabilir.
Balkan bölgesinde bağımsızlığı halen Sırbistan tarafından tanınmamış olan Kosova'nın bağımsızlık süreci devam etmektedir. Yine de Katalonya konusunda AB ile aynı tutumu sergileyeceğini açıkladı. Sırbistan ise Avrupa'nın İspanya merkezi hükümetine gösterdiği yumuşak tavrın aynısını beklemekte. 
Bu sebeple, AB'nin çifte standart uyguladığı ve Sırbistan'dan özür dilemesi gerektiğine dair bir mektup yazacağı da belirtildi. Katalonya sonrasında Bosna-Hersek'in iki etnisitesinden (siyasi birim) biri olan Sırp Cumhuriyeti'nin bağımsızlık taleplerinin artması, Sırbistan'daki Preşova Vadisi ile özerk bölge Voyvodina'nın bağımsızlık istemesi ve Makedonya'nın parçalanması ihtimal dâhilinde..
İktisadi açıdan Katalonya krizi AB'yi ekonomik bir krize götürebilir. Bu durum ticaretinin büyük bir kısmını AB ile yapan Balkanlar'ı yeni bir ekonomik durgunluğa itebilir. Ayrıca hâlihazırda AB'ye üye olmaya çalışmakta olan Batı balkan ülkelerinin üyelik süreçleri riske girecektir. Bu bağlamda AB'ye üye olmak için ülkeler tarafından gerçekleştirilen reformlar da sekteye uğrayacaktır.
Unutmayalım ki bu parçalanacak ülkelerin hepsi yüzyıllarca Osmanlı İmparatorluğunun egemenliğinde yaşamış ve parçalanan Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden meydana gelmiş ülke ve topluluklardır.
Gelelim Amerika’ya :
Amerika'nın 1492'de keşfinden sonra İspanyollar, Portekizliler, Fransızlar ve İngilizler, bu kıtada toprak sahibi oldular. İngilizler, Amerika'daki topraklarını genişlettikten sonra İngiltere başta olmak üzere çeşitli ülkelerden göçmenler yerleştirerek koloniler kurdu. 18. yüzyıl ortalarında, bu kolonilerin sayısı 13'e yükseldi. Koloniler, ABD'nin temelini oluşturmuştur.
İngilizlere bağlı olan koloniler, İngiliz Kralı'nın tayin ettiği bir vali tarafından yönetiliyor ve bir de meclisleri bulunuyordu. Amerika'da yaşayan bu insanların İngiltere'nin özgür vatandaşlarından farkı yoktu. 1756-1763 yılları arasında İngiltere'nin Avusturya, Fransa ve Rusya ittifakıyla yaptığı savaşlar (Yedi Yıl Savaşları), İngiltere'nin maliyesinin bozulmasına neden olmuştur.
İngiltere'nin mali durumunu iyileştirmek amacıyla yeni vergiler koyması, Amerika'daki kolonilerin tepkisiyle karşılaştı. 1774'te toplanan 1. Filedelfiya Kongresi'nde İngiltere ile savaşa karar verildi. 2. Filedelfiya Kongresi'nde (1776) 13 sömürge, bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bu kongrede İnsan Hakları Bildirisi kabul edilerek onaylandı.
Fransa, İspanya ve Hollanda'dan yardım alan koloniler, İngilizleri yendiler. İngilizler, barış istemek zorunda kaldı ve Versaille (Versay) Antlaşması imzalandı (1783). Bu antlaşmaya göre İngilizler, 13 sömürgenin bağımsızlığını tanıdılar.
Antillerden bazı adaları ve Senegal'i Fransa'ya verdiler. Bağımsızlıklarını ilan eden eyaletler içişlerinde serbest olmak şartıyla bir araya gelerek Amerika Birleşik Devletleri'ni kurdular (1787). İşte böylece A.B.D kurulmuş oldu.
Bu konuya ikinci bölümde devam edeceğiz. Ziira elimizde ki veriler  A.B.D’nin çatırdamaya başladığı yönünde

Saygılarımla

Mustafa Kemal Bektaş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder